İMAMOĞLU: 'HALKA HESAP VERMEYİ UNUTANLARIN KOLTUĞA YAPIŞMAK İÇİN OLMADIK İŞLERE GİRİŞTİKLERİNİ İYİ BİLİYORUZ'
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Haziran seçimlerinin ardından iş başına geldikten sonra, her 6 ayda bir hesap verme geleneğini devam ettirdi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Haziran seçimlerinin ardından iş başına geldikten sonra, her 6 ayda bir hesap verme geleneğini devam ettirdi. Bu amaçla 3’ncü kez kamuoyunun karşısına çıkan İmamoğlu, 18 aylık görev süresinin hesabını, 18 maddede özetlediği icraatlarıyla verdi. İmamoğlu, slaytlar eşliğinde 18 aylık bilançoyu özetlerken, 102 kişilik kurmay ekibi de sahnede kendisine eşlik etti. Bugüne kadar yaptıkları ve bundan sonra yapacakları çalışmaları aktaran İmamoğlu, “Biz, kamu yönetiminde halka hesap vermeyi onur kabul eden bir anlayışı temsil ediyoruz. Çünkü biz, halka hesap vermeyi unutanların, bir süre sonra kirlendiklerini ve geçici sürelerle geldikleri koltuklara yapışmak için olmadık işlere giriştiklerini iyi biliyoruz” dedi. Arkasında konumlanan ekibine de seslenen İmamoğlu, “Hiçbir gerekçeyle, hiçbir alanda gecikme veya başarısızlığı kabul etmeyeceğim. Çok değil; durmaksızın, ter dökerek çalışacaksınız. İnancına, yaşam şekline, kökenine ve tercihlerine bakmaksızın 16 milyonun tamamını, eşit, saygın, birinci sınıf yurttaş gibi bile değil, öz kardeşiniz gibi gören bir anlayışla hizmet vereceksiniz” ifadelerini kullandı. Toplantıda ilginç bir bilgiyi de paylaşan İmamoğlu, “Bellini atölyesine ait olan Fatih Sultan Han’ın tablosuyla ilgili, ‘sahte’ diye bir soruşturma düzeni başlatılmış. Bu, kıskanılacak bir şey değil. Tabloyu, bütün Türk halkına kazandırdık. Umarım, soruşturmaya dönüştürülmeden kapatırlar. Bu da trajikomik, fıkra gibi bir durum” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, işbaşına gelişinin 18’nci ayında üçüncü “hesap verme” toplantısını gerçekleştirdi. “Adil, Yeşil ve Yaratıcı İstanbul Yolunda 18 Ay” başlığıyla düzenlenen basın toplantısı, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. TBMM CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Berna Sukas, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu ve İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu da toplantıya katılarak destek verdi. Birçok milletvekili, ilçe belediye başkan ve İBB Meclis üyeleri de toplantıda hazır bulundu. Toplantı, Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ile tüm şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. İmamoğlu, sunum yapacağı sahneye, 102 kişilik kurmay ekibiyle çıktı. Sözlerine, “Her 6 ayda bir, 16 milyon İstanbulluya hesap verdiğimiz toplantılarımızın üçüncüsüne hoş geldiniz” diyerek başlayan İmamoğlu, kamu yönetiminde halka hesap vermeyi onur kabul eden bir anlayışı temsil etiklerini vurguladı. İmamoğlu, “Halka hesap vermeyi unutanların, bir süre sonra kirlendiklerini ve geçici sürelerle geldikleri koltuklara yapışmak için olmadık işlere giriştiklerini iyi biliyoruz” dedi.
18 AY ÖNCE… 18 AY SONRA…
“İstanbul’un 18 ayda, nereden nereye geldiğini kısaca hatırlatmak istiyorum” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
-18 ay önce İstanbul; plansızlıktan ve parasızlıktan tüm metro inşaatlarının durduğu bir kentti. Bugün İstanbul, tüm metro hatları için finansman sağlamış, duran metro inşaatlarını başlatmış, yapım sürecini hızlandırmış, yeni projelerin hazırlığını başlatmış bir kenttir. 18 ay öncesine kadar yılda ortalama 5 kilometre metro hattı yapılabiliyordu. Bu, 25 yılın ortalaması. Biz, bunu 4 katına, yani yılda 20 kilometre metro inşaatına çıkarmak için gereken her şeyi sağladık. Şimdi sadece, siyasi hesaplarla davranılmamasını, İstanbullunun metroya kavuşma sürecinin engellenmemesini bekliyor ve istiyoruz.
-18 ay önce İstanbul; yeşil alanların her an imara açılma riskiyle karşı karşıya olduğu bir kentti. Devasa yeşil alanlarda ya hiç düzenleme yapılmıyor ya da sınırlı bir düzenleme yapılsa da bu alanlar kullanıma açılmıyor; adeta vatandaştan kaçırılıyordu. İstanbul bugün, Kemerburgaz Kent Ormanı, Atatürk Kent Ormanı gibi milyonlarca metrekarelik yeşil alanın halkın kullanımına açıldığı, bizzat vatandaşa teslim edildiği bir kenttir.
-18 ay önce İstanbul; Beşiktaş, Kadıköy, Üsküdar, Bakırköy, Avcılar gibi pek çok semt merkezinde su baskınları yaşanan bir şehirdi. Bugün, bu sorunlar büyük ölçüde ve kalıcı biçimde çözüldü. Geri kalanlar da 2021’de çözülecek.
-18 ay önce İstanbul; Taksim, Bakırköy, Üsküdar, Kadıköy gibi büyük meydanları kimliksiz, plansız, çirkin ve işlevsiz bir kentti. Bir sabah kalktığınızda meydanların, yönetimin keyfine göre düzenlendiğini görebilirdiniz. Bugün, İstanbul’un tüm büyük meydanları bilim insanlarının, ulusal ve uluslararası tasarımcıların, kentsel planlama uzmanlarının ve vatandaşın katılımıyla, ortak akılla tasarlanıyor.
-18 ay önce İstanbul; otobüs ve metrolarda, şehir hatları gemilerinde, İSPARK’larda, hatta İBB üst yönetiminde kadın çalışanları ve kadın yöneticileri göremeyeceğiniz bir şehirdi. Çünkü kadınlara bu hak verilmiyordu. Bugün İstanbul, bütün bu alanlarda ve çok daha fazlasında kadınların liyakatle seçilip başarıyla çalıştığı bir kenttir.
-18 ay önce, İstanbul’un dar gelirli ve ihtiyaç sahibi aileleri, çocuklarına süt alamamanın acısını yaşıyordu. Bugün 121.116 çocuğumuzun evine, her hafta ücretsiz Halk Süt götürüyoruz. Üstelik o sütleri, İstanbullu süt üreticilerinden alıyor, onlara da çok önemli bir destek sunuyoruz. Tıpkı, milyonlarca ücretsiz fide dağıttığımız çiftçilerimiz gibi.
-18 ay önce, İstanbul’un 0-4 yaş arası çocuk sahibi anneleri; otobüse, metroya, vapura para öderdi. Bugün annelerimiz, toplu ulaşımdan çocuklarıyla beraber seyahat ederken ücretsiz yararlanıyorlar. 18 ay önce İstanbul’da Büyükşehir Belediyesi’nin tek bir kreşi dahi yoktu. Bugün 15 kreşimiz faaliyette, 10 tanesi bitmek üzere, önümüzdeki yıl toplam 60 kreşi hizmete sunmuş olacağız.
-18 ay önce İstanbul; ihtiyaç sahibi öğrencilerle ilgilenmeyen bir kentti. Bugün, on binlerce üniversite öğrencisine 3 bin 200 lira, yüz binlerce ilkokul öğrencisine de 300 lira eğitim desteği veriyoruz. Üniversiteli gençlerimiz için, yurtlar açıyoruz.
-18 ay önce İstanbul; Büyükşehir Belediyesi bünyesinde tek bir istihdam ofisinin bile bulunmadığı bir kentti. Bugün, açtığımız 8 Bölgesel istihdam ofisiyle, vatandaşlarımıza iş buluyoruz bu zor günlerde. 4 ofisimiz daha çok yakında hizmet vermeye başlayacak. Bugüne kadar, pandemi dönemine rağmen, yaklaşık 13 bin vatandaşımızı, bu ofislerimizde eğittik, yönlendirdik ve işe yerleştirdik.
-18 ay önce İstanbul’un halk otobüsü, fayton, taksi konularıyla ilgili çok önemli sorunları vardı ve ortada bunları çözecek irade yoktu. Bugün İstanbul, halk otobüslerinin tamamen İBB bünyesine alındığı, fayton sorununun bütün tarafların onayıyla insani bir çözüme kavuşturulduğu bir kenttir. Taksi sorununu da çözeceğiz. Ama herkesin bildiği, gördüğü sebeplerle engellenmek isteniyoruz. Ne olursa olsun, o konuda da geri adım atmayacağız ve o sorunu hep birlikte mutlaka çözeceğiz.”
-18 ay önce İstanbul’da deprem, yerel yöneticilerin ciddi somut adımlar atmadığı bir konuydu. Bugün, 2000 öncesinde inşa edilmiş tam 790.000 binanın hasar tespit çalışmalarına başlamış, 20.000 binayı tamamlamış durumdayız. Depreme hazırlık için gerekli, idari ve fiziki altyapıyı kurma açısından daha önce hiç olmadığı kadar yoğun çalışmalar yapıyoruz. İstanbul gibi bir mega kentin yönetiminde, 18 ay uzun bir süre değildir. Buna rağmen, 18 ayda çok önemli ve değerli başarılar elde ettik ve İstanbul’da yeni bir başlangıcın ilk adımlarını en sağlam biçimde attık. Üstelik bütün bunları pandeminin yol açtığı ciddi ekonomik ve sosyal sorunlarla mücadele ederken gerçekleştirdik.”
YOL ARKADAŞLARINA SESLENDİ: “BİZİM HİÇBİR MAZERETİMİZ OLAMAZ”
“İstanbul’a Yeni Başlangıç” diyerek işbaşına geldiklerini hatırlatan İmamoğlu, 18 ay gibi kısa bir dönemde kente özen ve insana saygı yolunda attıkları dev adımlardan son derece mutlu olduğunu vurguladı. “Müsaadenizle tüm ekibime dönerek seslenmek istiyorum” diyen İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Sizleri, geçmişteki başarılarınıza ve liyakatinize bakarak göreve davet ettim. Büyük İBB ailesine katıldınız ve 18 ay gibi kısa bir sürede sağladığımız bu başarıda önemli sorumluluklar üstlendiniz. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Bundan sonra sizden çok daha fazlasını bekliyorum. Dün; herkesi anlamak ve 16 milyonu kucaklamak için çabalıyorduk. Dün; tasarruf ederek, hiçbir hizmetin durmasına izin vermeden şehrimizin sorunlarına çözüm yolları arıyorduk. Ne mutlu ki, önemli mesafe kat ettik. Ama çok daha fazlasını yapmaya mecburuz. Şehrimizin ve ülkemizin o güzel günlere hazırlanması için kat kat fazlasını yapmaya mecburuz. Ekip olarak çok daha fazla fedakarlık yapmaya, yaratıcı yeni yollar bulmaya ve başarıyla icra etmeye mecburuz. Bizim hiçbir mazeretimiz olamaz. Hiçbir gerekçeyle, hiçbir alanda gecikme veya başarısızlığı kabul etmeyeceğim. Çok değil; durmaksızın, ter dökerek çalışacaksınız. İnancına, yaşam şekline, kökenine ve tercihlerine bakmaksızın 16 milyonun tamamını, eşit, saygın, birinci sınıf yurttaş gibi bile değil, öz kardeşiniz gibi gören bir anlayışla hizmet vereceksiniz. Ekibinizdeki alt kadrolara saygıyla yaklaşacak, ortak akla inanan bir anlayışla süreçlerinize dahil edeceksiniz. Bu büyük şehre, bu aziz millete hizmet etmek istiyorsanız ve benim ekibimin değerli bir parçası olmaya devam etmek istiyorsanız; şiarımız budur.”
KANAL İSTANBUL’A ÖZEL PARAGRAF
Konuşmasında Kanal İstanbul’a özel bir paragraf açan İmamoğlu, “Bu aziz şehrin kalbine bir hançer gibi indirilmek istenen, şehrimizin milyarlarca yıllık doğal yapısına ve on binlerce yıllık eşsiz tarihine zarar vermekten başka hiçbir anlam taşımayan Kanal İstanbul belası hakkında, ilgililere bir uyarıda bulunmak istiyorum: Bunu yapmayın. Lütfen bu şehre, bu millete ve bu tarihe bir kez daha ihanet etmeyin. İstanbul’un, İstanbullunun ve bu güzel ülkenin akıl dışı projelere ihtiyacı yok. İstanbul, siyaseten bilek güreşi yapacağınız bir alan değil. Hedefiniz, motivasyonunuz ve menfaatleriniz ne olursa olsun, buna değmez. Ne karar verdiyseniz, kime söz verdiyseniz fark etmez, vazgeçin. Derhal durun. Bu millet ne bugün ne de yarın sizi affetmez. Elimizden gelen tüm yasal imkanlarla ve 16 milyon İstanbullunun kahır ekseriyetinden aldığımız büyük güçle, Kanal İstanbul’un yapılmasına karşı duracağız” dedi.
VATANDAŞLARA PANDEMİ ÇAĞRISI: “MÜMKÜNSE EVDE KALIN”
İmamoğlu, yaşanan pandemi sürecine dikkat çekerek, İstanbullulara şu çağrıda bulundu:
“Siz değerli vatandaşlarımdan, her şeyin çok güzel olacağı günler için bir ricam var: Mümkünse evde kalmanızı ve kendiniz korumanızı istiyorum. Zorunda değilseniz, evden çıkmayın. Evden çıkmak zorundaysanız, lütfen maske, mesafe ve temizlik kurallarına sonuna kadar riayet edin. Hem kendinizi koruyun hem de vatandaşlarımızı. Biliyorum; sıkıldınız. Biliyorum; bir an önce bu zorlu günler bitsin istiyorsunuz. Muhakkak bitecek. Emin olun ki, insanlık bu salgını da yenmeyi becerecek. Yeniden hayatla buluşacağımız o güzel günler tekrar gelecek. Pandemi 2021 içinde sönecek. İşimize, gücümüze, okulumuza ve hayatımıza yeniden döneceğiz. Ekonomimizi yeniden çalıştıracağız. Sevdiklerimize ve şehrimize yeniden kavuşacağız. Biz, İBB ailesi olarak, aziz şehrimizi o günlere hazır edeceğiz. Tekrar dışarı fırladığınızda, pek çok sorunu çözülmüş bir İstanbul görebilmeniz için canla başla, onurla, sizler için çalışacağız. Parkları, meydanları, etkinlikleri ve doğal güzellikleriyle aziz İstanbul sizi bekliyor olacak. Yeter ki, siz kendinizi ve aile fertlerinizi koruyun. Sizlerin; 16 milyon İstanbullu başta olmak üzere, tüm vatandaşlarımın yeni yılını kutluyorum. 2021’in sizlere, sevdiklerinize ve çocuklarınıza güzellikler getirmesini diliyorum.”
FATİH TABLOSUNA SORUŞTURMA HAZIRLIĞI BİLGİSİNİ PAYLAŞTI
İmamoğlu, toplantıda ilginç bir bilgiyi de paylaştı. İmamoğlu, “Bellini atölyesine ait olan Fatih Sultan Han’ın tablosuyla ilgili, ‘sahte’ diye bir soruşturma düzeni başlatılmış. Bizden cevaplar isteniyor. Bu, kıskanılacak bir şey değil. Tabloyu, bütün Türk halkına, bütün güzel insanlarımıza kazandırdık. Garip bir muameleye tabii tutuldu arkadaşlarımız; cevaplar veriliyor. Umarım, soruşturmaya dönüştürülmeden kapatırlar. Bu da trajikomik, fıkra gibi bir durum” dedi.
İmamoğlu, slaytlar eşliğinde gerçekleştirdiği sunumunda, yaptıkları ve yapacakları çalışmaları, 18 ayrı başlıkta özetledi. İşte o başlıklar ve özetler:
BÜTÇE: HALK YARARINA TERCİH YAPMAK
Tümüyle borca batmış, gelir-gider dengesi tamamen alt-üst edilmiş, israfa ve eş dost kayırmacılığına sapmış bir bütçe yönetim anlayışı devir alındı. Kovid-19 fırtınası sonrası, ciddi bir tasarrufa yönelindi. İlan edilen sıkıyönetim ve alınan yerinde tedbirlerle, gelirlerdeki gerileme yüzde 9’da tutuldu. Gelirler toplamı 19,3 milyar lira olurken, giderler yüzde 24 tasarrufla, 19,7 milyar liraya indirildi. Salgının sarsıcı etkisine rağmen, denk bütçe yönetme başarısı gösterildi. 2020, önceki yönetimlerden miras kalan 4,6 milyar liralık devasa bir kredi geri ödemesiyle kapatılıyor.
ULAŞIM VE METRO: TRAFİK SORUNUNA KALICI ÇÖZÜMLER
Önceki yönetimlerin hataları sonucu, İBB bütçesiyle yapılması imkansız hale getirilen metro inşaatları için dış kaynak bulundu. Bulunan kaynaklarla, önceki yönetim tarafından tümden durdurulan 6 metro hattının inşaatları başlatıldı. 18 kilometrelik Mecidiyeköy-Mahmutbey metro hattı, hızlıca bitirilerek 28 Ekim 2020’de halkın hizmetine açıldı. Alibeyköy-Eminönü tramvay hattının 9 kilometrelik Cibali-Alibeyköy arası, 1 Ocak’ta açılışı yapıldıktan sonra, 4 Ocak’ta hizmete girecek. 2021 yılı içerisinde; Rumelihisarüstü-Aşiyan füniküleri ile Ataköy-İkitelli metrosunun İkitelli-Bahariye kısmı ve Cibali-Alibeyköy tramvay hattı, İstanbulluları taşımaya başlayacak. 2022 yılında ise, toplam 32,8 kilometre uzunluğundaki 4 raylı sistem hizmete alınacak.
Aralık ayı başında duyurusu yapılan ve yeni bir finansman aracı olarak tercih edilen Eurobond ihracı yoluyla, metro yapımlarında kullanılmak üzere İstanbul’a 580 milyon dolarlık finansman imkanı kazandırıldı. Bu kaynakla, yapımları tümden durdurulmuş olan 4 metro hattında daha inşaatlara başlanacak. Türkiye, tarihinde ilk kez, aynı anda 10 ayrı hatta birden raylı sistem inşaatı çalışmasına tanık olacak. Böylelikle yılda, ortalama 20 kilometre raylı sistem inşası gerçekleştirilecek. Bu rakam, önceki yönetimlerin yıllık ortalamasının 4 kat fazlasına denk gelecek. İnşaatları başlatılan 10 metro hattının tamamı, 2024 ve 2025 yıllarına kadar bitirilecek.
Tüm hatların hizmete girmesiyle, İstanbul’un raylı sistem ağı toplamda 360 kilometreye çıkacak. Söz konusu 10 hattan ayrı olarak, İncirli-Sefaköy-Beylikdüzü metro hattının ön proje ve fizibilite revizyon çalışmaları 2021’de tamamlanacak ve ihaleye çıkılacak. Boğaz’ın altından geçip, 12 metro hattıyla entegre olacak ve günde yaklaşık olarak 1 milyon İstanbullunun şehrin bir ucundan diğerine 55 dakikada yolculuk yapmasına imkan sağlayacak “Hızray” projesinin fizibilite çalışmaları, 2021’in ikinci yarısında tamamlanacak.
İETT bünyesine dahil edilen 3 bin 41 özel halk otobüsü ile hem hizmet standardı yükselecek hem de Kovid döneminde esnafa destek verilmiş olacak. İstanbulluların daha sağlıklı ve konforlu koşullarda ulaşımdan yararlanabilmeleri için, 300 yeni otobüs satın alınıp, hızla hizmete sunulacak.
Denizin ulaşımdaki payını artırmak amacıyla, 2020’de, Şehir Hatları tarifesine 49 yeni sefer ilave edildi. 2021’de, 89 ilave sefer daha planlandı. Ocak ayı itibariyle; 2’si Boğaz, 1’i Haliç hattı olmak üzere, 3 yeni deniz yolu hattı da işletmeye açılacak. Adalar ile ana karanın kesintisiz ulaşımını sağlamak üzere, ilçeye 24 saat vapur seferleri başlatılmıştı.
Yeniden üretime başlayan Haliç Tersanesi’nde, 24’ü Şehir Hatları vapuru olmak üzere, toplam 45 geminin bakım-onarım işleri tamamlandı. Bu sayede 50 milyon liranın üzerinde bir katma değer üretildi. 2021 içinde, 50 deniz taksi aracı inşa edilerek, hizmete alınacak.
Taksilerin kalitesini ve şoför esnafının özlük haklarını iyileştirmek üzere, İBB mülkiyetinde 5000 yeni taksinin kente kazandırılması için girişimler devam edecek.
ALTYAPI VE ÜST YAPI: DAHA İNSANİ BİR KENTSEL GELECEK
-2020 yılı içinde; 17 kilometrelik yol, 8 yaya üst geçidi, 3 metro üst geçidi ve 17,3 kilometrelik bisiklet yolu tamamlandı. 2021’de ise, 20 kilometrelik yol, 15 kavşak, 24 dere köprüsü, 39 yaya üst geçidi ve 26,3 kilometrelik bisiklet yolu tamamlanacak.
-2020’de; 4 bin 982 araçlık 13 otopark tamamlanarak, hizmete açıldı. 10 bin 655 araçlık 23 otopark da 2021’de hizmet vermeye başlayacak.
-Günlük 800 bin ekmek kapasiteli Arnavutköy Halk Ekmek Üretim Tesisi inşaatı hızla ilerliyor.
-Yapımları tamamlanan 2 cami ile inşalarına yeni başlanacak 5 cami daha 2021’de ibadete açılacak. Sultanahmet ve Sülaymaniye dahil, 41 tarihi camide ve 16 cemevinde bakım, onarım ve düzenli temizlik hizmetleri verilmeye devam edilecek.
-Çöp gazından enerji üretiminde dünyanın en büyük tesisi olan Seymen Çöp Gazı Enerji Üretim Tesisi’nin ilk etabı, bir yıl gibi kısa bir zamanda, kurumsal özkaynakla tamamlanıp, hizmete açıldı. İnşaatlarına başlanan 4 aktarma istasyonu ile Kemerburgaz’daki 2 yeni enerji tesisi de 2021’de hizmete alınacak.
-İSKİ, pandemi sürecini fırsata çevirerek 41 içme suyu ve atıksu projesini tamamladı. 5 proje ise tamamlama aşamasına getirildi. Bu çalışmalarla; Beşiktaş, Kadıköy, Üsküdar, Pendik, Bakırköy ve Avcılar ilçelerinde onlarca yıldır süren su baskını zulmüne son verildi. Bitirme aşamasına getirilen yağmur suyu tünelleriyle; Bayrampaşa, Esenler, Güngören ve Zeytinburnu ilçelerindeki su baskını zulmüne ise, Mart ayında son verilecek. Bu yıl içinde başlanılan 15 su projesi, 2021’de tamamlanacak.
-İGDAŞ, 309 kilometre doğal gaz altyapısını tamamladı. Çok sayıda mahallede, yıllardır çözülemeyen sorunlar çözüldü ve abone sayısı 6,8 milyona çıkartıldı.
ÇEVRE: YEŞİL BİR KENT, DOĞAYLA UYUMLU HAYAT
Hem iklim değişikliği hem de betonlaşmanın sonucu olarak, 2019-20 yılları, Türkiye ve İstanbul için kurak bir yıl oldu. Bu hafta başı itibariyle İstanbul barajlarındaki doluluk oranı, yüzde 21 seviyesine geriledi. Şehre, barajların dışında Melen, Yeşilçay ve Istrancalar’daki regülatörlerden de su temin ediliyor. Yaşanan süreç nedeniyle, su kullanımında çok tasarruflu davranılması gereken bir döneme girildi. İBB, tüm bu gelişmeleri ve bilim dünyasının uyarılarını dikkate alarak, Kopenhag’da yapılan C-40 toplantısında, “İklim Eylem Planı”na imza attı. Kentin yeşil bir şehre dönüşmesi ve insanların aktif yeşil alanlara kavuşması kapsamında, 2020 yılı içerisinde, 4 milyon metrekarenin üzerinde yeşil alan geliştirildi. 2021’de, bu rakamı katlayarak, 10 milyon metrekareye yakın aktif yeşil alan projelerine başlanacak.
EĞİTİM: 16 MİLYON İÇİN ADİL EĞİTİM FIRSATI
-“150 mahalleye 150 kreş” sloganıyla başlanılan “Yuvam İstanbul” projesi kapsamında, 15 yuva tamamlandı ve çocukların hizmetine açıldı. 10 yeni yuva, bitmek üzere; 10 yeni yuvanın da inşaatlarına başlanacak. Tüm yuvalar bittiğinde, toplam 35 kreş açılmış olacak. Böylece; hedeflenen 150 kreşin yüzde 60’ına, 2021’de ulaşılmış olacak.
-Beyoğlu Örnektepe’de, 198 öğrenci kapasiteli ilk öğrenci yurdu tamamlandı. Bağcılar Yenimahalle, Üsküdar Çengelköy, Küçükçekmece Atakent’de inşatları devam eden 3 yeni öğrenci yurdu da 2021’de tamamlanacak.
-Başakşehir Kayabaşı’ndaki “Özel Gereksinimli Bireyler Eğitim Merkezi- ÖZGEM”, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde hizmete açıldı.
-İSMEK’ler, 16 milyonun ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırılıyor. 2020’de, 2 semtte yeni İSMEK binaları hizmete açıldı. 3 semt da daha yeni binalar hizmete girecek. Kovid nedeniyle yüz yüze eğitime ara verilen İSMEK’lerde, 275 bin İstanbulluya uzaktan eğitim verildi.
-Farklı ilçelerde açılan 8 “Bölgesel İstihdam Ofisi” marifetiyle 3 bin 697 şirketle iş birliğine gidilip, 12 bin 720 vatandaşa iş bulundu.
-15–29 yaş arası gençlerin kişisel gelişimleri ile istihdamlarına yönelik eğitim ve destek alabilecekleri 4 noktada “Gençlik Ofisleri” hizmet vermeye başladı. 4 yeni Gençlik Ofisi de yakında hizmete açılacak.
SPOR: OLİMPİYAT KENTİ İSTANBUL’A DOĞRU
2020’de; 3 spor kompleksi, 2 atletizm pisti ve 10 okulun kapalı spor salonu yapımları bitirildi. Tesisler hizmete alındı. 2021’de; 4 büyük spor kompleksi, 3 atletizm pisti, yüzme havuzları, statlar, kamplar ve 24 okulda yapılacak kapalı spor salonlarıyla birlikte tam 48 spor tesisi hizmete açılacak. İstanbul’u, vatandaşların aktif katılımıyla bir olimpiyat şehri yapma vizyonuyla spor organizasyonları gerçekleştiriliyor. 29 ilçedeki 67 park, bahçe ve meydanda, 8 vapur seferinde sabah sporları organizasyonları yapılmaya başlandı.2021’deki hedef, 200 ayrı lokasyonda spor organizasyonları yapmak olacak.
SAĞLIK: ERİŞİMİ KOLAY KORUYUCU HİZMETLER
-Pandemi süreci başlar başlamaz “Mobil Hijyen Filosu” adıyla, tamamı Sağlık Bakanlığı sertifikasına sahip personelden oluşan güçlü dezenfeksiyon ekipleri kuruldu.
-Salgının seyrini hem ülkemizde hem de dünyada takip etmek, çalışmaları bilimsel kanıta dayalı olarak yürütmek, gerektiğinde virüsle mücadele noktasında danışmanlık hizmeti alabilmek amaçlarıyla, “İBB Bilimsel Danışma Kurulu” hayata geçirildi.
-İSTAÇ A.Ş. hem İBB’nin hem de halkın ihtiyaçlarını karşılamak üzere dezenfektan üretim tesisi kurdu. Boğaziçi Yönetim A.Ş., İstanbulluların acil ihtiyacını karşılamak üzere, 28 milyon maske temini çalışmalarını başlattı.
-Salgının başladığı ilk günden itibaren; toplu taşım araçları, duraklar, istasyonlar, İBB, iştirak binaları, hastaneler, kamu binaları, okullar ve tüm inançlara ait ibadethaneler başta olmak üzere, şehrin her tarafında kapsamlı ve devamlı dezenfeksiyon çalışmaları için kaynaklar seferber edildi.
-“Birlikte Başaracağız” kampanyasıyla, ihtiyaç sahibi ailelere gıda desteği sağlamak üzere harekete geçildi. Sağlık çalışanlarına ücretsiz konaklama, iaşe ve toplu taşıma araçlarında, ayda ortalama 5 milyon 85 bin 862 kez ücretsiz ulaşım desteği sağlandı. 326 personelle, 15 bin 537 İstanbulluya evde doktor muayenesi, hemşirelik bakımı, fizyoterapi, psikoterapi, hane ve kişisel temizlik gibi evde sağlık hizmetleri verildi.
-Farklı inanç grubundan vatandaşların cenaze için, aralarında peder, papaz, haham, Alevi dedesi, Şafii ve Caferi imamlarının bulunduğu 45 din görevlisi, gasilhane görevlisi görevlendirildi.
GIDA VE TARIM: SAĞLIKLI GIDA, SAĞLIKLI TARIM
Manisa, Antalya, Mersin, Adana ve Yalova’daki üreticilerden tedarik edilen, toplam 3,6 milyon sebze fidesi, kentin 9 ilçesindeki 701 çiftçiye dağıtıld. Şile’de arıcılık faaliyetlerine destek olacak proje faaliyete geçirildi. Çiftçilerin, ürünlerini vatandaşa aracısız satması için, tarihi Kadıköy Salı Pazarı’nda Üretici ve Kooperatif Pazarı kuruldu. İstanbul dışında üretim faaliyetinde bulunan tarımsal kooperatiflere de aynı mekandan yararlanma olanağı tanındı. Söz konusu pazarın bir benzeri, 2021’de Avrupa yakasında da açılacak. “Halk Süt” projesi kapsamında, İstanbul İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği ile sözleşme imzalanarak, bugüne kadar 7,9 milyon adet 1 litrelik süt ihtiyaç sahibi çocuklara ücretsiz olarak dağıtıldı. Gürpınar Su Ürünleri Hali’nde, su ürünlerinin katma değerinin artırılmasına yönelik, “Su Ürünleri İşleme ve Değerlendirme Tesisi” kuruldu.
KENT YOKSULLUĞUYLA MÜCADELE VE SOSYAL YARDIM: KİMSEYİ GERİDE BIRAKMAYACAĞIZ
-Kent yoksulluğuyla mücadele kapsamında, İstanbul’un adil bir şehir olmasını sağlamak için, sosyal yardım bütçesi geçen yıl 4 katına çıkarıldı. Bu bütçe, yapılan kampanyalar ve geliştirilen araçlarla büyüdü ve 2020 yılında, 1,5 milyona yakın haneye destek sunuldu.
-İndirimli ulaşım imkanları, su indirimleri ve diğer uygulamalarla kentsel adalete yönelik önemli adımlar atıldı.
-Kentte yaşayan çocuklar arasında fırsat eşitliğini sağlamak amacıyla, ihtiyaç sahibi öğrencilere internet erişimli tablet dağıtımına başlandı. 2021’de 40 binden fazla çocuğa tablet dağıtmak için hazırlıklar devam ediyor.
AFET VE DEPREME HAZIRLIK: EN ZOR GÜNLERE HAZIRLANIYORUZ
Şehrin, en büyük tehdit olan depreme karşı etkin bir koordinasyonla hazırlanması konusunda kapsamlı ve kararlı adımlar atılıyor. Depreme karşı sorumluluğun, devlet ve toplumdaki tüm paydaşlar arasında paylaşılması amacıyla, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile “Çalışma Kurulu” oluşturmak ve “İstanbul Deprem Konseyi” kurmak üzere görüşmeler ve toplantılar yapılıyor. İBB bünyesinde, 2020 başından itibaren, kentsel dönüşüm projelerinde bilgi edinme yolunun açılması ve vatandaş katılımının sağlanmasında temel olmak üzere, “Kentsel Dönüşüm Masası” kuruldu. Kentsel dönüşümde, 39 ilçeye bütüncül bir bakış açısıyla yaklaşmak üzere, İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı, İmar A.Ş, KİPTAŞ, BİMTAŞ ve İstanbul Planlama Ajansı’nın katılımıyla afet riski odaklı kentsel dönüşüm stratejileri belirleniyor. Bu amaçla; İstanbul genelinde 2000 öncesinde inşa edilmiş 790.000 binanın hasar tespit çalışmalarına başlandı. Şu ana kadar 20.000 binada çalışmalar tamamlandı. Kalan 770.000 binadaki çalışmalar, 2022 yılı sonuna kadar bitmiş olacak.
Çatalca, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Esenyurt ve Beylikdüzü ilçelerinde eksik olan mikro bölgeleme çalışmaları başlatıldı. Bayrampaşa, Eyüpsultan, Sultangazi, Şişli, Kağıthane ilçelerinde kentsel dönüşüm projeleri kapsamında hizmet veren 8 “Kentsel Dönüşüm Ofisi” açıldı. Bugüne kadar, 4.204 hak sahibi ile görüşme sağlandı. Ataşehir Deniz Gezmiş Deprem Parkı ve Zeytinburnu Topkapı Deprem Parkı tamamlandı. 2021’de de depreme hazırlık ve kentsel dönüşüm alanında yeni projelere hız verilecek. Kentsel dönüşüm projelerinin finansman ihtiyaçları kapsamında, “İBB Finansman ve Garantörlük Sistemi”ni geliştirerek, kentteki riskli yapı stokunun hızla dönüşmesine destek olunacak.
KENTSEL DÖNÜŞÜM VE SOSYAL KONUTLAR: GÜVEN İÇİNDE YAŞAMAK HERKESİN HAKKI
-İstanbul’un depreme hazırlanması ve kentsel dönüşüm projelerinin hızla ele alınarak tamamlanması için görevlendirmeler yapıldı. Bu kapsamda; 3 semtte 3.183 bağımsız bölümden oluşan 3 projenin idari, mali ve hukuki sorunları çözüldü, durmuş inşaatları başlatıldı. 2 semtte 2.607 bağımsız bölümden oluşan 2 kentsel dönüşüm projesi tamamlandı ve hak sahiplerine teslim edildi. 3 semtte 1.425 bağımsız bölümden oluşan kentsel dönüşüm projesine ise 2021 yılı içinde başlanacak.
-Kentsel dönüşüm projelerini yöneten KİPTAŞ, önceki yönetimler döneminde adeta TOKİ yetkileri donatılmış ayrıcalıklı bir kurumdu. Ayrıcalıkları elinden alınan KİPTAŞ, buna rağmen kentsel dönüşüm projelerinde çok daha aktif olarak çalışmaya devam ediyor. KİPTAŞ, kamu bankaları finansmanı verilmemesine rağmen, dönüşüm projelerinde vatandaşa minimum maliyet getirecek yeni finansman modelleri geliştiriyor.
-“İyi yaşamak herkesin hakkıdır” anlayışıyla hareket eden KİPTAŞ eliyle; 1.520 konut bağımsız bölüm, okul ve camiden oluşan Silivri 3. Etap Sosyal Konutları bitirildi ve hak sahiplerine teslim edildi. 331 bağımsız bölümden oluşan Pendik Yeşilce Aydos Sosyal Konutları da tamamlanarak, hak sahipleriyle buluştu. 1.446 bağımsız bölümden oluşan Silivri 4. Etap Sosyal Konutları’nın satış kampanyası tamamlandı ve inşaatlarına başlandı. Burası, Haziran 2022’de hak sahiplerine teslim edilecek. 150 bağımsız bölümden oluşan Tuzla Sosyal Konut Projesi’ne 2021’de başlanacak.
KÜLTÜR VE SANAT: ÖZGÜR SANAT, KÜLTÜREL ÇEŞİTLİLİK
İstanbul’un yaratıcı bir şehir olarak yükselmesi, yurt içinden ve yurt dışından yetenek, girişim, sermaye ve ziyaretçi çekebilmesi için çalışmalar yapıldı. İstanbul Turizm Platformu, İstanbul Yatırım Ajansı ve İstanbul Kültür Sanat Platformu gibi yeni, kapsayıcı ve kalıcı yapılar oluşturuldu. Bu yapılar aracılığıyla; her renk ve her tondan İstanbulluya ve dünya vatandaşına hitap edecek etkinlikleri planlama çalışmaları başlatıldı. Salgın döneminde durmak yerine, pek çok etkinlik, çevrimiçi platformlara taşındı ve bu yolla milyonlarca İstanbulluya ulaşıldı. Bu kapsamda; CRR Senfoni Orkestrası tarafından verilen tüm konserler çevrimiçi yayınlandı. Repertuvarını hızla yenileyen Şehir Tiyatroları, 16 yeni oyunu “online” ve “offline” ortamlarda sanatseverlerle buluşturdu.
İstanbul’un etkinlik ajandası için, “kultur.istanbul” ve “visit.istanbul” portalları devreye alındı. Pandemi nedeniyle, şehrin dört bir yanında açık hava etkinlik mekanları oluşturuldu. Dijital ortamda yapılması sağlanan 1.000’in üzerinde kültür-sanat programı, yaklaşık 13 milyon kişi tarafından izlendi. Yaz aylarında, her hafta sonunda İstanbul’un farklı noktalarında konserler, çocuk etkinlikleri, tiyatro gösterimleri gerçekleştirildi. “Sahnebüs” ve “Sinebüs” isimli mobil araçlarla, gezici kültür-sanat merkezleri hizmeti verildi.
KÜLTÜREL VARLIKLAR VE TURİZM: DEĞERLERİMİZİ KORUYUP GELECEĞE TAŞIYORUZ
İstanbul’un tarihi değerlerinin, korunarak gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla, 2020 yılında İBB Miras ekibi kuruldu. İBB’nin kendi öz kaynaklarıyla, yüzlerce tarihi noktada bakım onarım ve restorasyon çalışması yapılarak, çok sayıda kültürel varlık İstanbul’a yeniden kazandırıldı. Bunların yanı sıra, birçok tarihi ve turistik varlığın restorasyon projeleri tamamlanıp, uygulamaları başlatıldı. Restorasyonuna başlanan 100 farklı kültür mirası ve tarihi eser, 2021 yılında İstanbul’a kazandırılacak.
VETERİNERLİK VE SOKAK HAYVANLARI: CAN DOSTLARIMIZ İÇİN ADİL KENT
İnsanların can yoldaşı sokak hayvanlarıyla ilgili 2020 yılı içerisinde önemli projeler gerçekleştirildi. Adalar’ın kanayan yarası olan atlı fayton uygulamasına son vermek için, 1.179 at satın alındı ve yerlerine elektrikli araçlar hizmete sunuldu. 7 gün, 24 saat ekip ve tedavi ünitelerinin bulunduğu Kemerburgaz Sahipsiz Hayvan Geçici Bakımevi tamamlanıp, hizmete açıldı. “SemtPati” isimli akıllı telefon uygulamasıyla, sokakta yaşayan köpekleri kayıt altına alarak koruyan ve beslenmelerini sağlayan projes başlatıldı.
YEREL DEMOKRASİ VE ORTAK AKIL: NE YAPTIĞIN KADAR NASIL YAPTIĞIN DA ÖNEMLİ
Göreve, “Bu şehrin yönetme sorumluluğu yalnızca bize değil, bu şehirde yaşayan herkese aittir. Bu nedenle İstanbul'u şeffaf bir biçimde, herkesin katılımıyla, ortak akılla yöneteceğiz" sözüyle gelip, “İstanbul’un gelmiş geçmiş en demokrat belediye başkanı” olma iddiasını ortaya koyduk. Bu kapsamda; 2020-2024 Stratejik Planı, yüzbinlerce İstanbullunun katılımıyla hazırlandı. Önceki yönetimler tarafından uzun yıllar başkanlık konutu olarak kullanılan Florya’daki alan, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Kampüsü’ne dönüştürüldü. Kampüste; Kamusal Tasarım Ofisi, İstanbul İstatistik Ofisi, Vizyon 2050 Ofisi, Enstitü İstanbul ve İstanbul Yatırım Ajansı gibi yeni birimlerim konumlandırıldı.
Kampüs, henüz birinci yılında, Türkiye’nin ilk, dünyanın ise önemli yerel demokrasi uygulama merkezlerinden biri haline geldi. Bu merkez aracılığıyla; 18 ayda binlerce uzmanın, akademisyenin, farklı sektörlerden profesyonellerin, bürokratların ve on binlerce vatandaşın katıldığı çok sayıda çalıştay yaparak, ortak akla ulaşacak her mekanizma harekete geçirildi. İPA, yerel demokrasi ve yaratıcılığın açığa çıkarılması yolunda, İstanbul’un meydanlarına kavuşmasını sağlayacak ulusal ve uluslararası yarışmaların moderatörlüğünü de üstlendi. Demokratik katılım konusunda ülkemizde bir ilk daha gerçekleştirecek ve Katılımcı Bütçe Uygulaması için, haziran ayından itibaren çağrılar başlatılacak.
BİLİŞİM VE TEKNOLOJİ: HAYATI KOLAYLAŞTIRAN AKILLI UYGULAMALAR
-Bilgi İşlem Dairesi aracılığıyla; pek çok alanda yenilikçi ve hayatı kolaylaştıran projeler hayata geçirildi. İBB ve çevre kuruluşlarının yayınladığı verileri, akademik dünya ile reel sektörün hizmetine çevrim içi sunmak ve şeffaf bir şekilde paylaşmak için, “Açık Veri Portalı” hizmete alındı.
-Kurulan online platformlarla, eğitim çalışmaları yapıldı, vatandaşlara daha hızlı ve kaliteli teknolojik hizmetler sunuldu. Çeşitli yapay zeka uygulamaları ile veri merkezi, fiber ve yedeklik altyapıları her geçen gün daha da güçlendiriliyor.
-İstanbul’da dijital dönüşüme hız verecek, çok kullanılan mobil ve web uygulamaları tek bir platformda, İstanbul kart ödeme sistemi ile entegre edecek “İstanbul Senin” uygulaması için test aşaması tamamlamak üzere. İBB Encümeni’nin, ağustos ayında ve oybirliği ile aldığı kararla, “İstanbul Senin” işi ihale edildi. Projenin yönetimini, gelir paylaşımı modeliyle, iştirak şirketi UGETAM A.Ş. üstlendi. Beta testleri devam eden bu platform, aynı zamanda İstanbulluların idari kararlara aktif olarak katılıp, yönetime görüş iletilebileceği yeni nesil bir demokrasi platformu da olacak.
-Bedava Wİ-Fİ hizmetini, 7,829 erişim noktasında, yılda yaklaşık 4 milyon kişi kullanıyor. Deprem ve afet anlarındaki acil ihtiyaçlar düşünüldüğünde, günde ortalama 2 milyon vatandaşın seyahat ettiği metro hatlarını çift taraflı ücretsiz internet erişimine açabilmek için devletin ilgili birimleriyle temasla sürüyor.
İSRAFLA MÜCADELE: İSRAFA VE YOLSUZLUKLARA SIFIR TOLERANS
2020 yılı, israfa ciddi biçimde son verilen ve önemli tasarruf sağlanılan bir yıl oldu. İBB ve iştiraklerinde sağlanan toplam tasarruf miktarı, bir önceki yıl bütçesinin yüzde 24’üne ulaştı.
Bu dönemde, önceki dönemlerde yapılan çeşitli usulsüz ve yanlış işlere ilişkin dosyalar açılmaya başlandı. Müfettiişler, 40’ın üzerinde ciddi dosya üzerinde çalışıyor. Bu dosyalar netleştikçe hem kamuoyuyla paylaşılacak hem de yanlış yapanlarla ilgili hukuki işlemler başlayacak.
Özellikle mazbatanın geciktirildiği dönem ile iki seçim arası dönemde çok sayıda dosyanın yok edilmesi, bazı dosyalardaki hukuksuz işlemlerin izinin silinmesi gibi net bir iradeyle yapılmış çok sayıda problemli işlem tespit edildi. Bu işlemlerin kapatılmaya çalışılan izleri, ilmek ilmek izlenecek, haksız ve kanunsuz harcanmış her kuruşun hesabı sorulacak. Engellemeye yönelik çabalara karşı 16 milyonun hakkının korumak için hukuk yolunda verilen mücadeleye devam edilecek. Bu kapsamda; otogarın İBB’ye devri için müdahil olunuldu ve kazanıldı. Haydarpaşa-Sirkeci Garı ihalesi ve Galata Kulesi’nin tahliyesi işlemlerinin iptali için yargı yoluna gidildi. Havaalanları Yolcu Taşımacılığı Genelgesi ile Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği’nin iptali için gerekli davalar açıldı. Kanal İstanbul Planı ve ÇED Raporu ile bağışları engelleyen genelgeye karşı da yargıya gidildi.
İNSAN KAYNAKLARI: LİYAKAT, LİYAKAT, LİYAKAT
-Geleceğin kamu yöneticilerini yetiştirecek, “Liderlik Gelişim Programı” tasarlandı ve uygulamaya başlandı. İşe alım süreci, tümüyle liyakate dayalı ve şeffaf bir süreç olarak hayata geçirildi. Bazı iştirak şirketleri, göreve gelindiğinde 662 milyon liralık toplam vergi borçları nedeniyle ihale yasaklısı durumdaydı. Buralarda kurulan profesyonel yönetimlerin geliştirdiği stratejilerle, borçların bir kısmını ödendi, kalan kısmı yapılandırıldı. Böylece İBB’nin tüm şirketleri, tekrar ihalelere girebilir hale geldi. Bu sayede, 7 milyar lira tutarındaki iş hacminin grup içinde kalması sağlandı.
-“Proaktif yönetim felsefesi”yle pandemi döneminde Halk Ekmek’te günlük üretim adedi, 1 milyon 250 ekmekle rekor seviyeye çıkarıldı.Önümüzdeki günlerde bu rakam 1,5 milyon seviyesine çıkarılacak.
-2019 yılının ilk 11 ayında zararda olan 9 şirket, 2020 yılının aynı döneminde kara geçti. 2020’nin ilk 11 ayında, iştirak şirketlerinin kârlılığı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 24 artarak, 981 milyon TL’ye ulaştı.
-Türkiye’deki şirketlerin belli kriterler çerçevesinde performansını ölçen ve ulusal rekabetteki yerini gösteren “Fortune 500 Türkiye” listesinde, bu yıl İBB şirketlerinden 6 tanesi yer aldı. Hedef, 10 ila 15 iştirak şirketin bu listede yer alacak şekilde büyümesini ve karlı hale gelmesini sağlamak olacak.