Yalova Belediyesi
- Belediye Adı: Yalova Belediyesi
- Belediye Başkanı: Vefa Salman
- Adres: Süleymanbey Mahallesi İstiklal Caddesi No:29 PK: 77100 YALOVA
- Telefon: 0 226 811 50 00
- Web: http://www.yalova.bel.tr
- E-Mail: info@yalova.bel.tr
- Kısa Bilgi: 1075 yılında İznik’i alarak başkent yapan Kutalmışoğlu Süleyman Şah kısa sürede Yalova, Karamürsel ve İzmit’i de alarak İstanbul kapılarına dayandı. Ancak 1086’da Süleyman Şah’ın ölümünden sonra başlayan Haçlı seferleri sırasında tüm bölgeyle birlikte Yalova’da büyük yıkıma uğramıştır. 27 Temmuz 1302 tarihinde yapılan Bafeus Muharebesinden sonra Yalova ve civarı kesin olarak Türk hâkimiyetine girmiştir. Bafeus Muharebesinin bugünkü Altınova yakınlarında olduğu bilinmektedir.
- Detay:
Yalova, Türkiye’nin kuzeybatısında, Marmara Bölgesi’nin güneydoğu kesiminde yer almaktadır. İlin kuzeyinde ve batısında Marmara Denizi, doğusunda Kocaeli, güneyinde Bursa (Orhangazi-Gemlik) ve Gemlik körfezi yer almaktadır.
Yalova 39–40 Kuzey enlemi, 29–61 Doğu boylamları arasında, denizden yüksekliği 2 metre, en yüksek noktası 926 metredir. 847 km2’lik alanı ile ülke yüzölçümünün %0.11’lik bölümünü kaplamaktadır.
Yalova doğu kıyılarındaki düzlükler dışında, dağlık bir araziye sahiptir. Bölgenin güneyi; batıdan doğuya doğru İzmit - Sapanca arasında Kocaeli Sıradağları ile birleşen Samanlı Dağlarıyla kaplanmış durumdadır. Birçok tepelerin bulunduğu bu dağlık arazide en yüksek tepe (926m.) Beşpınar tepesidir.
Yalova ilinin kuzeyinden güneybatısına kadar olan sınırları Marmara Denizi ile çevrilmiştir. Kıyılar girintili çıkıntılı bir özellik göstermez.
İlin bitki örtüsünü makiler ve ormanlar oluşturmaktadır. Samanlı dağlarının kuzey ve güneyinde vadi içlerinde bulunan makiler, bu kütlenin etekleri boyunca kesintili şeritler ve parçalar halinde bulunurlar.Yalova’nın güneyindeki dik yamaçlar tümüyle gür bir orman örtüsü ile kaplıdır. Ormanlar ilin yaklaşık %5’ini kaplar. Ormanlık alanlarda genellikle kayın, meşe, gürgen, kızılcık, kestane ve ıhlamur ağaçları görülür.
Marmara bölgesinin doğusunda yer alan Yalova ilinin iklimi, makro-klima tipi olarak; Akdeniz ve Karadeniz iklimleri arasında bir geçiş niteliği taşır. Yalova iklimi, kimi dönemlerde karasal iklim özelliklerini yansıtmaktadır. Yalova bölgesinde kuzeyden ve güneyden gelenlerle, sakin nitelikli olmak üzere başlıca üç tür hava akımı egemendir. İlde yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve bol yağışladır.
İl bugünkü idari bölünüşe göre Merkez İlçe ile birlikte altı ilçeden oluşmaktadır. Diğer ilçeler; Altınova, Armutlu, Çınarcık, Çiftlikköy ve Termal’dir.
Yalova’da merkez ve 5 ilçe belediyesi ile birlikte toplam 14 belediye bulunmaktadır. Merkez ilçede 1 (Kadıköy), Altınova’da 3 (Kaytazdere, Subaşı ve Tavşanlı), Çınarcık’ta 3 (Koruköy, Esenköy, Teşvikiye) ve Çiftlikköy’de 1 (Taşköprü) belde belediyesi vardır. Bu ilçelere bağlı köy sayısı ise 43’tür.Yerleşim biriminin kuzeyinde İstanbul İli bulunmakta olup, bu sınır 24 mil uzunluğunda Marmara Denizi’dir. Güneyinde Bursa İli Orhangazi İlçesi, batısında Bursa İli Gemlik İlçesi, doğusunda Kocaeli ili Karamürsel ilçesi yer almaktadır.
Tarihçesi
Arkeolojik kazılarda başlı başına bir tarih araştırması yapılmadığından antik çağda Yalova ve yöresi hakkında kesin ve net bilgilere sahip değiliz. Ancak bölge tarihiyle birlikte yorumlandığında Hitit dönemine kadar uzandığı tahmin edilmektedir. Başlangıçta kesin bilgiler olmadığı için tek başına tarihini ortaya çıkarmak mümkün olmamıştır. Buluntulardan edinilen varsayımlara göre Yalova Prehistorik çağda bir geçit yeridir. Bu bölgede M.Ö. 1200 yılında Frigler, M.Ö. 700 yıllarında da Bithynler egemen olmuşlardır. M.Ö. 74’te Roma’lıların yönetimine giren yöre, MS.395 yılında Roma ikiye ayrılınca Yalova, Doğu Roma yani Bizans sınırları içinde kalmıştır. Bugünkü Yalova Kaplıcaları’nın tarih içinde önemli bir yeri vardır.
1075 yılında İznik’i alarak başkent yapan Kutalmışoğlu Süleyman Şah kısa sürede Yalova, Karamürsel ve İzmit’i de alarak İstanbul kapılarına dayandı. Ancak 1086’da Süleyman Şah’ın ölümünden sonra başlayan Haçlı seferleri sırasında tüm bölgeyle birlikte Yalova’da büyük yıkıma uğramıştır. 27 Temmuz 1302 tarihinde yapılan Bafeus Muharebesinden sonra Yalova ve civarı kesin olarak Türk hâkimiyetine girmiştir. Bafeus Muharebesinin bugünkü Altınova yakınlarında olduğu bilinmektedir.
Yalova’nın Osmanlı topraklarına katıldığı dönemde buralarda Rum ve Ermeni nüfus hakimdi. Giderek Müslüman Türk nüfus artmaya başladı. Yalova 1867’de Bursa Merkez Sancağına bağlı bir kaza iken 1901’de bağımsız İzmit Sancağına bağlandı. Kurtuluş Savası sırasında Yunan Askeri birliklerince işgal edilen Yalova, verdiği büyük mücadele ile 19 Temmuz 1921 tarihinde düşman işgalinden kurtulmuştur. Kurtuluş Savaşı sonrasında 19 Ağustos 1929 tarihinde ilk defa Yalova’ya gelen Atatürk, Termal’in yeniden ihya edilmesini sağlamıştır.
Yalova’yı adeta yazlık başkent yapan Atatürk‘ün isteği üzerine 1930’da İstanbul ilçeleri arasına katılan Yalova, 1995 yılında ise İstanbul İl’inden ayrılarak müstakil il yapılmıştır. Yalova’nın, 5 Haziran 1995 tarih ve 550 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamenin, 6 Haziran 1995 tarih ve 22305 sayılı Resmi Gazetede yayınlanması ile il statüsüne kavuşması ile Yalova ilçesi Yalova İli’nin merkez ilçesi olmuştur.
Nüfus Durumu
Cumhuriyet döneminde Yalova’nın nüfusu 1927–2015 yılları arasında yapılan bütün nüfus sayımlarında kesintisiz olarak artmıştır. Bununla birlikte ilde nüfus artış hızının istikrarlı olduğu pek söylenemez. Yalova’nın nüfusu bir süreliğine 17 Ağustos 1999 Doğu Marmara Depremi’nden etkilenmiş ve nüfus artış hızı azalmıştır. Ancak bu durum fazla uzun sürmemiştir. Yalova nüfusunun 1935-2015 yılları arasındaki değişimi Şekil-1’de görülmektedir. 1935 yılında 16.840 olan Yalova nüfusu, 1970 yılında 42.589’a, 2015 yılında da 233.009’a yükselmiştir. Başka bir deyişle Yalova nüfusu 1935-2015 yılları arasında yaklaşık olarak 14 kat artmıştır.
Yalova İli devamlı göç alan bir ilimizdir. Nüfus yapısı büyük ölçüde Karadeniz kökenli ve Balkan göçmeni vatandaşlarımızdan oluşmaktadır. Türkiye'nin her bölgesinden göç almakla beraber, il olmasının da etkisiyle özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden aldığı göçlerle son yıllarda nüfusta büyük bir artış yaşanmış, 17 Ağustos 1999 Doğu Marmara Depremi ile bu göç bir ölçüde azalmıştır.
Kurtuluş Savaşı döneminde Kafkasya ve Balkanlar, Cumhuriyet döneminde ise Türkiye’nin her bölgesinden göçlerin olması ve son yıllarda da Güneydoğu Anadolu Bölgemizden yoğun göçlerin olması, nüfusun oldukça farklı gelir düzeyine sahip insanlardan oluşmasına ve Yalova’nın farklı bir kültürel ve kozmopolit yapıya bürünmesine yol açmıştır.
İlin doğal ve göçlerden meydana gelen nüfus artışlarına paralel olarak, inşaat sektöründe hızlı gelişme görülmüştür. Yalova’nın İstanbul'un turistik banliyösü konumunda olması nedeniyle ilde önemli sayıda yazlıkçı bulunmaktadır.
2015 yılı itibariyle nüfus yoğunluğu km²’ye 275 kişi olup, bu yoğunluk 101 kişi olan Türkiye ortalamasının yaklaşık 2,7 katına denk gelmektedir. İlin 233.009 kişi olan toplam nüfusunun 116.150’si erkek, 116.859’u ise kadındır. Nüfus büyüklüğü açısından ildeki ilk üç yerleşim merkezi; Yalova (112.183 nüfus), Çiftlikköy (27.263 nüfus) ve Çınarcık (14.086 nüfus) olarak sıralanmıştır.
İlde nüfus artış hızının yüksek seyretmesinin en önemli nedeni, göç ile gelen nüfus miktarının yüksekliğidir. 1995-2013 yılları arasında Yalova İli’ne toplam 98.444 kişi göç ederek gelmiş, aynı dönemde 78.808 kişi ise ilimizden başka illere göç etmiştir. Bu dönemde ilimize göç edenlerin toplam il nüfusu içerisindeki oranı D,7’ye ulaşmıştır.