- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 05 Nisan 2020, Pazar 3:04
Osmanlı’nın Yenişehir ilçesinden sonra başkenti olan ve Edirne, sonrasında İstanbul’un başkent olmasına rağmen önemini koruyan ve Osmanlının Anadolu’daki başkenti konumunda olan Bursa, fethinden sonra bir çekim merkezi olmuştur.
Genişlemek için sürekli fütuhat yapan Bursa’ya sadece savaşçılar gelmedi, Anadolu’dan, Acem’den çok sayıda molla ve bilim adamı da geldi. Bursa kısa zamanda bir bilim merkezi oldu ve çok sayıda medrese açıldı. Çok sayıda molla ve bilim adamı yetişti.
Bursa Osmanlının sürgün yerlerinden biri olma özelliğini yıkılana kadar korudu. Osmanlının sürgün yerlerinin başında Bursa, Rodos, Kıbrıs ve Limni adaları geliyordu.
Çeşitli nedenlerle Bursa’ya sürülen veya yerleşen bu insanların Bursa’daki kültürel seviyeyi yükseltiler. Bursa’ya sürgün edilen Şehzade Mustafa’nın annesi Mahi Devran, Karaçelebizade Abdülaziz Efendi ve Esiri Mehmet Efendi kurdukları çeşitli vakıflarla kentin sosyal ve kültürel hayatına katkıda bulundular.
Bursa’da tanınmış mollalar
Osmanlı Devleti’nin en önemli şehirlerinden biri olan Bursa’da fethedildiğinden günden sonra çok sayıda tekke kuruldu. Önce şehir dışında ve şehre gelen yollarda kurulan tekke ve zaviyeler kuruldu. Daha sonra Yenişehir, İznik ve Bursa’da ardarda medreseler kurulmaya başlandı.Çok sayıda müderris ve molla Osmanlı Beyliği’ne gelmeye başladılar.
Davud-i Kayseri: Davud-i Kayseri, o dönemin ünlü âlimlerindendi ve İznik’teki medresede görev yaptı. Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş adlı eserinde Davud-i Kayseri’nin“Orhan Gazi ve oğlu Süleyman Paşa adına Arapça olarak ve muhtelif ilimlere ait ansiklopedik bir eser ithaf ettiğini” yazar. (Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş-I,s.361, İstanmul-1946)
İsa Bey Fenari: Molla Fenari’nin ağabeyidir. Hisar semtinde bir mescit yaptırmıştır.
Molla Fenari: 1350’de doğmuştur. Osmanlı döneminde 1. Sınıf kadılara molla denilmekteydi. Kahire’ye gidip eğitim aldı.Bursa’da ve fetret devrinde Karaman’a gidip oradaki medreselerde ders verdi. Daha sonra Bursa kadısı oldu. Padişah II. Murat tarafından şeyhülislamlık görevine tayin edildi. 1435 yılında vefat etti. Bursa’da bir cami ve medrese yaptırmıştır.Yaptırdığı caminin haziresine gömülmüştür.
Fenarizade Ahmet Paşa:Gazzizâde Seyyid Abdüllatif Efendi, Hulâsatül-Vefeyât adlı eserinde Fenarizade Ahmet Paşa için şunları yazar, “Molla Fenari oğullarından büyük bir âlim idi. Önce şeyhülislam, sonra sadrazam oldu. Daha sonra Bursa’ya sürgün edildi. Dünya mevkiinden ayrıldıktan sonra Molla Fenari yakınında en yüce rütbeye nail oldu. Bursa’nın eteğinde Çatal Fırın civarında, Halvetî Tekkesi olan cami-i şerif bu zatın binasıdır. 867/1462 tarihinde vefat etmiştir.”
Kara Hasan Paşa:Molla Fenari’nin medrese arkadaşı ve ulemadandır. Sonra vezir oldu. Vefat ettiğinde kendi hayır eseri olan medresesinde defnedilmiş.
Kürdi Mehmet Çelebi: İstanbul’da sarayda muallim olarak görevli Kürdi Mehmet Çelebi bir ayeti yanlış yorumladığı için Bursa’ya sürgün edilir. Kürdi Mehmet Çelebi, Ulucami’de ders vermiştir. 1673 yılında vefat eden Mehmet Efendi Pınarbaşı’nda, Üftade Zaviyesi yakınlarına defnedilmiştir.
Kazasker İbrahim Efendi: Şeyhülislam Feyzullah Efendi’nin oğludur. Şehzadeliği zamanında Padişah I. Mahmut’un hocalığını yapmıştır. Müderrislik ve kazaskerlik yapmıştır. Edirne Vakasınedeniyle önce Kıbrıs’a sürülmüş, sonra sürgün yeri Bursa olarak değiştirilmiştir. 1709 yılında vefat eden İbrahim Efendi, Yoğurtçu Baba Zaviyesi önündeki Süleyman Çelebi kabrinin yakınlarına defnedilmiştir. Burada bulunan mezarlık daha sonra kaldırılmış, yerine park yapılmıştır.
Kazasker Mehmet Dede Efendi: Şeyhülislam Feyzullah Efendi’nin ikinci oğludur. Edirne Vakası nedeniyle önce Bursa’ya sürülmüştür. Bursa’daki evini mektep haline getirmiş ve talebelere ders vermiştir. 1730’da affedilmişse de İstanbul’a dönmeyip Bursa’da kalmıştır.
Vani Mehmet Çelebi: Fazıl Ahmet sadrazam olduğu dönemde Padişah Dördüncü Mehmet’in emriyle İstanbul’a çağrıldı. Padişah hocası ve Yeni Cami’de ilk kürsü vaizi oldu. Şehzade Mustafa’nın da hocalığını yaptı. Padişah hocası olmasından dolayı “Şeyh Mehmet” namıyla anılmaya başlandı. Mehmet Efendinin Yeni Cami kürsüsünden ettiği vaazlar büyük ilgi gördü. 1665 senesinde bazı tarikatçıların çığırdan çıkan ve İslamiyetin dışına taşan hâl ve hareketlerinin durdurulması için ferman çıkarttırdı.
Döneminde Sabatay Sevi adında bir haham kendisinin Mesih olduğuna dair bir takım sapık fikirler ileri sürmüştü. Sevi, yakalanıp Edirne’ye getirildi. Edirne sarayında Şeyhülislâm Minkarizade Yahya Efendi ve Sultanın imamı Vâni Mehmet Efendi’nin içinde olduğu bir divan tarafından yargılandı. Sabatay Sevi, Müslüman oldu ve davası düştü.
Vani Mehmet Efendi 1683 senesinde Sadrazam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa komutasındaki İkinci Viyana Seferine ordu şeyhi olarak katıldı. Seferden sonra Bursa yakınlarındaki Kestel köyüne gönderildi. Kestel’de de büyük bir cami ve mektep yaptırdı. Ömrünü orada tamamladı. 1685 (H.1096) tarihinde Bursa yakınlarında Kestel köyünde vefat edip, orada kendi yaptırdığı Caminin girişine defnedildi.
Kadı Hasan Efendi: Sarayda muallim olan, daha sonra kadılık ve müderrislik görevlerinde bulunan Hasan Efendi önce Limni Adası’na, daha sonra Bursa’ya sürgün edilmiş ve 1711’de Bursa’da vefat etmiştir. Pınarbaşı’nda Seyfizade’nin yanına gömülmüştür.
*
Bursa, aynı zamanda gözden düşen, devleti kızdıran şairlerin de sürgün edildiği, kimisinin sürgünde öldüğü bir yerdir. Şair Ahmet Paşa Bursa’ya sürülen şairlerden ilk akla gelenler.Devlet yöneticilerini kızdıran Haşmet ve Kerküklü Abdürrezzak Nevresi adında iki şair Bursa’ya sürülür. 1762 yılında Bursa’ya sürülen şair Haşmet, Bursa’dan Rodos Adası’na sürülür ve ömrünü orada tamamlar(1769). Bursa’da iken Sadrazam Ragıp Paşa’ya “Tevfik”kasidesi yazarak af dileyen şiarın bu talebini padişah geri çevirir. Şairden geriye Kadın Divan şairlerimizden Fitnat Hanım’la olan fıkralar geriye kalır.
Devlet büyükleri hakkında eleştiri dolu şiirler ve hicviyeler yazan Kerküklü Abdürrezzak Nevresi, Girit, Bağdat ve Bursa’ya sürülür. Kütahya’da kadılık yapan şair Bursa’ya 1762 yılında ikinci sürgün edilişinden birkaç gün sonra vefat eder.
Yazılı eser bırakmış sufi, müderris ve mollalar:
Osmanlı Devleti’nin en önemli şehirlerinden biri olan Bursa’da fethedildiğinden günden sonra çok sayıda tekke kuruldu. Önce şehir dışında ve şehre gelen yollarda kurulan tekke ve zaviyeler kuruldu. Daha sonra Yenişehir, İznik ve Bursa’da artarda medreseler kurulmaya başlandı.Çok sayıda müderris ve molla Osmanlı Beyliği’ne gelmeye başladılar. Davud-i Kayseri o dönemin ünlü âlimlerindendi ve İznik’teki medresede görev yaptı.
Şehir içinde daha sonra çok sayıda tekke ve zaviye açıldı.Bu tekkelerin şeyhlerinin bir kısmı kütüphane kurdular, bir kısmı tasavvuf üzerine çok sayıda eser yazmışlardır.
Bunların içinde en ünlüsü yazdığı mevlit günümüzde de okunan(1351-1422) tarihleri arasında yaşayan Süleyman Çelebi ve yazdığı eserler günümüzde de ilgi gören, tasavvuf kültürünün temel direklerinden sayılan ve sürgün edildiği Limni Adası’nda vefat eden Niyazi Misri (1618-1694)’dir.
Bu sufiler içinde Lami Çelebi ayrı bir yere sahiptir. Dedesi Yeşil Külliye’yi yapan ekipte yer alan Nakkaş Ali’dir. Tasavvuf konusunda yazılmış çok sayıda eseri Arapça ve Farsça’dan tercüme etmiştir. Telif ve Tercüme olarak 12 mansur, 12 manzum eser yazmıştır. Bursa’yla ilgili olarak yazdığı 638 beyitlik Şehrengiz-i Bursa’yı kanuni Sultan Süleyman Bursa’yı ziyaret ettiğinde takdim etmiştir.
1632 yılında vefat eden Hüsameddin Bosnevi;Emir Sultan, Üftade, Abdal Murat ve Baba Sultan üzerine menâkıbnameler yazmıştır.
“Bursa’da yaşamış sufiler in en fazla eser vereni”unvanına sahip olan İsmail Hakkı Bursevi(1653-1725) Arapça, Farsça ve Türkçe çok sayıda esere imza atmıştır. Divanı vardır. En tanınmış eseri Zuhu’ı Beyan’dır.
Ahmet Ziyaeddin Efendi(ö.1784), 1723-1782 yılları arasında Bursa’da yaşamış şeyh, vaiz, vali, müderris, şair, hattat, muzikişinas ve doktorları tanıttığı “Gülzâr-ı Sulehâ ve Vefeyât-ı Urefâ”dır.
Abdullah Münzevi (ö.1795) Ulucami’de büyük bir yazma eser kütüphanesi meydana getirmiştir. Bugün bu eserler şimdi İnebey Kütüphanesi’ndedir.
GazzizadeAbdullatif Efendi (ö.1832)Bursa’da yaşayan âlim, sufi, âşık ve abdallarla ilgili olarak Ravzatu’l Muflihun adlı bir eser yazmıştır.
Bursa sadece Osmanlı sufilerine değil, Cezayir’i işgal eden ve bağımsız bir beylik kuran, sonunda Fransızlara yenilen ve Osmanlı topraklarına sürgün gelen Abdülkadir Cezayiri ve Libya’da Osmanlılarla İtalyanlara karşı savaşan, İstiklal mücadelemize destek veren Ahmet Şerif el Sunisi’ye de ev sahipliği yapmıştır. Osmanlı’nın son döneminde ise sayısız eser veren Bursalı Mehmet Tahir ve Bursa’da kurulan dergâhları anlatan Yadigâr-ı Şemsi adlı eseriyle (Bursa Dergâhları adıyla basıldı) Mehmet Şemsettin Ulusoy’u anmadan geçemeyiz.
*
Bursa’ya Osmanlı Beyliği’nin devletleşme ve sonra imparatorluk olma sürecinde çok sayıda bilgin, sanatçı ve din adamı gelmiştir. Timur’un veliahtı Muhammed Sultan Mirza’nın hocası Cemaleddin Harizmi Bursa’ya gelmiş ve ölümüne kadar (1427) müderrislik yapmış ve özel dersler vermiştir. II. Murat zamanında Altın Ordu Devleti’nden Kırımlı Fakih Ahmet, Saray Müftüsü Hafizüddün Bezzaz ve Şerafeddin Kirimi Bursa’ya gelmiştir.(Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş-I,s.362, İstanbul-1946)
Ünlü gezgin ibni Batuta ve sonra İbni Arapşahın yolu Bursa’ya düşer. Karadeniz üzerinden Edirne’ye gelen İbni Arapşah (1408) İbn-i Arabşah Edirne’de bulunduğu zaman, Ebü’l-Leys-i Semerkandî hazretlerinin tefsîrini Arapçadan Türkçeye, “Câmi’ul-Hikâyât ve Lâmi-ur-Rivâyât” adlı eseri Farscadan Türkçeye tercüme etti. Edebiyattaki kudreti, ifâdede gösterdiği incelik ve birkaç yabancı dili bilmesi sebebiyle, Sultan Çelebi Mehmet Han’ın iltifâtına kavuşup, Divan-ı Hümâyun’da vazife aldı. Sultan Çelebi Mehmet’in hususi kâtipliğini yapıp, civar devlet başkanlarına mektûplar yazdı. Bu arada Burhânüddîn Haydar’dan Miftâh-ül-ulûm adlı eseri okumaya devam etti. 824 (m. 1421) senesinde Sultan Çelebi Mehmet’in vefat etmesi üzerine, on sene müddetle kaldığı Osmanlı ülkesinden Şam’a dönmeye karar verip, ayrıldı. İbn_i Arapşah, Timur’un hayatını yazdığı Acaibu’l Makdur (Bozkırdan Gelen Bela) adlı eseriyle tanınır.
*
Bursa’daki ilk ve en büyük mezarlık Pınarbaşı mezarlığıdır. Pınarbaşı mezarlığından yaklaşık yüz sene sonra Emirsultan Mezarlığı oluşmuştur. Hazireler ve şimdi olmayan Deveciler Mezarlığı ve diğer mezarlıklar daha sonra oluşmuştur. 20. Yüzyılın başında Bursa’ya gelen seyyahlar, Pınarbaşı Mezarlığı’nın Bursa’nın en büyük mezarlığı olduğunu yazmışlardır.
Karşısında bulunan Mevlevi tekkesi ve civarındaki diğer tekkelerin men supları bu mezarlığa gömülmüşlerdir. Mevleviler, Nakşi şeyhleri, mollalar, subaylar, tüccarlar, eşraf ve eşleri bu mezarlığa gömülmüştür. Emirsultan Mezarlığı’nda da çok sayıda devlet görevlisi (sadrazam, vezir, kazasker, kadı, müderris, subay, tüccar, şeyh, seyyid ve diğer tarikat ehli ve eşleri buraya gömülmüştür.
İnegöl’de müderrislik yapan müderrisler
Bağdadizade Hüseyin Bin Yusuf: Bağdat kadısının oğlu olduğu için, Bağdâdî-zâde diye bilinir. Doğum yeri ve tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Dimetoka’da bulunan AbdülvâsiEfendi Medresesi’ne müderris olarak tayin edildi. Daha sonra; İnegöl Medresesi’ne, Pîri Paşa Medresesi’ne müderris olup, 955 (m. 1548) senesinde Müeyyed-zâde Abdülvehhâp Çelebi’nin yerine İznik Orhaniye Medresesi’nde, 962 (m. 1554) senesinde Edirne’deki Üç Şerefeli Medresesi’nde, 967 (m. 1559) senesinde Mertlus Efendi yerine Sahn-ısemân Medresesi’nde müderris olarak vazife yaptı. Daha sonra 980 (m. 1572) senesinde Nakib-ül-Eşrâf (Peygamber efendimizin) soyundan gelen seyyid ve şeriflerin doğum ve ölüm kayıtlarını tutan müessesenin başı makamına tayin edildi. 984 (m. 1576) senesinde, yaşlılıktan dolayı bu vazifeden ayrıldı. 1578 senesinde Bursa’da vefat etti.
Yegani Sinan Çelebi:Molla yegân’ın torunu Asıl adı Sihadettin Yusuf, Müderrislik ve kadılık yapmıştır.
Ebusuud Efendi: 1491’de doğdu. Anne tarafından da Ali Kuşçu’nun torunudur. 1516’da İnegöl İshak Paşa Medresesi’ne müderris olarak atandı. 1520’de bu görevinden alındı. Kısa süre sonra Davut Paşa, 1522’de Mahmut Paşa, 1525’te Gebze, ertesi yıl Bursa ve 1528’de de İstanbul Fatih sahn-ı seman medreselerinin müderrisliklerine getirildi. 1533’te önce Bursa, sonra İstanbul kadısı oldu. 1537’de Rumeli kazaskerliğine yükseldi. 1545’te şeyhülislamlığa getirildi ve hayatı boyunca bu görevde kaldı. Osmanlı şeyhülislamları arasında daha çok verdiği fetvalarla tanınır. Özellikle batıniliği benimseyen mutasavvıflara karşı koydu. Şiirler de yazdı. 23 Ağustos 1574 tarihinde İstanbul’da vefat etti.
Ebu’l Leys Ali:Osmanlı devri âlimlerinden. İsmi, Alâeddîn Ali Menâvi’dir Doğum yeri ve doğum tarihi bilinmemektedir. 974 (m. 1566) senesinde vefat etti. Ali Menâvi, bazı medreselerde ders okuttuktan sonra, İnegöl’de İshak Paşa Medresesi müderrisliğine tayin oldu. Trabzon, Manisa ve İstanbul’da çeşitli medreselerde müderrislik yaptı.
Kasım Efendi:
İnegöl’de adını aynı camiye veren Kasım Efendihakkında Bursalı Mehmet Tahir Bey’in eserinden edinilen kaynak bilgilere göre, Antakyalı İdris’in oğlu Şeyh İlyas’ın oğlu Kasım, Abdülkadir Geylani’nin torunlarındanbir zat olup Bursa vilayeti dâhilindeki İnegöl’de ikamet etmeyi tercih etmiş ve 941’de (M.1535) vefat etmiştir. Tasavvuf ve ahlaka dair otuz iki bölümden oluşmuş 902 (M 1497) telif ettiği Cevahirü’l Ahbar ismindeki manzumesidir.
Kasım Efendi’ye dair verilen bilgi veren “ Ravza-i Evliya” adlı bir eser daha mevcuttur. Bu eserde verilen bilgilere göre; karamani’nin halifesi olan Kasım Efendi Bursa’nın Muradiye semtinde “ Bahri Dede Zaviyesi” yakınında tasavvufi yolda mürşit olarak hizmet vermiştir. Hicri dokuz yüz yılında haccetmek için yola çıkmış; ancak İnegöl’e vardıklarında hastalanmış, bir müddet sonra da vefat etmiş ve İnegöl’de defnedilmiştir.
Hızır Çelebi:
Bursa’ya gelip müderrislik hayatını burada sürdürdü ve pek çok âlimin yetişmesini sağladı. Daha sonra tekrar kadılığa döndü ve İnegöl kadılığına tayin edildi. 1444 Buradan Edirne’ye geldi. Tekrar müderrislik hayatına başladı. Çok sayıda eseri vardır.
El-Kasîdetü’n-Nûniyye. Eser, Cevâhiru’l-Akâid olarak da adlandırılır. Mâtürîdî anlayışa göre yazılmış, yüz beş beyittten olulşan Arapça bir manzumedir. Hızır Çelebi’nin en meşhur eseridir.
İmamzâde Mehmet Efendi:
İnegöl müderrislik yaptı. Daha sonra oldu. Yıldırım Medresesi’ne tayin edildi. 946 (m. 1539) Yazdığı eserlerinden bazıları şunlardır: 1- Beydâvî tefsîrine haşiye, 2- Kâfiye tercümesi, 3- Misbâh tercümesi, 4- Avâmil tercümesi.
- Ekrem Hayri PEKER
KAYNAKÇA:
- Gazzizâde Seyyid Abdüllatif Efendi, Hulâsatül-Vefeyât, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2014
- Kara, Mustafa, Bursa’nın ve Balkanların Gönül Sultanları, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2016
- Kara, Mustafa, Bursa’da Tarikatlar ve Tekkeler, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2012
- Karataş, Ali İhsan, Osmanlı Dönemi Bursa Sürgünleri (18-19. Asırlar), Bursa-2009, Emin Yayınları
- Mermutlu, Bedri-Öcalan, Hasan Basri, Bursa Hazireleri, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2011
- Mermutlu, Bedri-Öcalan, Hasan Basri, Emirsultan Mezarlığı, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2012
- Mermutlu, Bedri-Öcalan, Hasan Basri, Pınarbaşı Mezarlığı, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa
- Mermutlu, Bedri-Öcalan-Sevim, Sezai-Yavaş, Doğan, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2013
- Öcalan, Hasan Basri-Sevim, Sezai-Yavaş, Doğan, Bursa Vakfiyeleri-1, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa
- Togan, Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş-I,s.362, İstanbul-1946)
- Yeni Mecmua Bursa Özel Sayısı, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa-2013
https://www.belgeseltarih.com/bursada-medfun-mollalar/
MAKALEYE YORUM YAZIN
-
17.05.2020 Mezarında bile rahat bırakılmayan Şehzade Cem Sultan
-
09.05.2020 Lodos estiğinde uçaklar Bursa'ya inemezdi
-
09.05.2020 Bursa Basınından Uçan Daire Haberleri
-
18.04.2020 Bursa'nın Dağ Yöresinde Sinema
-
18.04.2020 Bir zamanlar Bursa'da deve güreşi de yapıldı
-
17.04.2020 Antik Çağlardan Günümüze Gelen Bir Kavim: Sahalar
-
17.04.2020 Bursa'da fil cinayeti! Arşivden yansıyanlar…
-
17.04.2020 Kültürpark'taki boa yılanları nasıl öldü?
-
10.04.2020 Yerel Basın Arşivi: Bursa defineleri nerelerde çıktı?
-
05.04.2020 Bursa'ya sürgün edilen şeyhülislamlar
-
05.04.2020 Şeyh Bedrettin Vakası öncesi Rumeli'ne sürülen dini gruplar
-
27.02.2020 Pazırık Halısı ve Kurganı
-
27.02.2020 Tirilye Sinemaları
-
27.02.2020 Bursa'da Havayolu Taşımacılığı, Uçak Kazaları ve Anılar
-
27.02.2020 İnegöl'de müderrislik yapan mollalar
-
02.11.2019 Bir Mübadele Öyküsü: Langaza'dan Çeşnigir Köyü'ne
-
20.10.2019 Kızılbaş ayrımı Bursa'da başladı: Kızıl börk-Ak börk ayrılığı
-
20.10.2019 Nostalji… İnegöl Sinemaları…
-
06.08.2019 Kurşunlu sinemaları ve Kurşunlu'da bir gezinti
-
14.07.2019 Osmanlı Devletinin Kuruluşu: Aşiretten mi Yoksa Uç Beyliği mi?
-
10.07.2019 Bursa'da çekilen filmler
-
02.07.2019 Fergana
-
30.05.2019 Philips demek Eindhoven demek
-
29.05.2019 Utrecht'te Runik Yazı
-
28.05.2019 Bir Hollanda gezisi ve Rembrandt
-
28.05.2019 Bu dünyadan Hadi Türkmen geçti
-
28.05.2019 Mustafakemalpaşa'da Çekilen Filmler
-
25.05.2019 Kızılderililer ve Ön Türkler
-
17.05.2019 Osmanlı ve Teşkilatı Mahsusa'nın Müttefiki Küçük Han
-
27.04.2019 Keles Sinemaları (Nostalji)
-
14.04.2019 Memlûkler
-
14.04.2019 Osmanlı tahtına göz diken Giraylar
-
07.04.2019 Semerkand'dan Kastamonu'ya Astronom Şirvani
-
24.03.2019 Bursa Orhangazi Sinemaları
-
24.03.2019 Fransız tarihçilerin gözünden Osmanlılar'ın Mısır'ı fethi
-
16.03.2019 İznik Sinemaları ve Anılar
-
15.03.2019 Yenişehir, Anılar ve Sinemaları
-
13.03.2019 Osmanlı'da Nüfus Sorunu Üzerine
-
13.03.2019 Şeyh Bedrettin (1358/59 – 1416)
-
13.03.2019 93 Harbi (1877-1878) Öncesi Anadolu
-
09.03.2019 Unutturulan Cihangir Osmanlı Padişahı
-
09.03.2019 Halide Edip'in romanı… Mustafa Kemal Paşa ve "Vurun Kahpeye"
-
06.03.2019 Tankut Sözeri – Hayatı… Eserleri…
-
27.01.2019 Bursa Geçit'te Bir Sinema
-
05.01.2019 Padişah II. Mahmut Dönemine Farklı Bir Bakış
-
01.01.2019 Anadolu'dan Semerkand'a, Semerkand'dan Anadolu'ya bilime yolculuk
-
30.12.2018 Runik Yazıyı Okuyan Adam: Kazım Mirşan
-
30.12.2018 Meclis-i Mebusan'da bir oturum ve Ahmet Vefik Paşa
-
19.12.2018 Hüsnü Züber – "Yaşarken mezar taşını yaptıran adam!"
-
14.12.2018 Leon Cahun'a göre Avrupa'da Ön-Türk izleri
-
09.12.2018 Osmanlı'nın son Mekke Şerifi Ali Haydar Paşa, Fahrettin Paşa ve Medine Müdafaası
-
09.12.2018 Anna Komnena zamanında Balkanlarda Türkler
-
25.11.2018 Keles-Taşkent Hattı
-
25.11.2018 Malta Sürgünleri
-
25.11.2018 Malta'ya sürülmeden Samsun'a
-
18.11.2018 Sinema işletmecisi Bahri Akkuşoğlu'nun gözünden Bursa'da sinema dünyası
-
18.11.2018 Katip Çelebi'nin izinden giden Bursalı müellif Mehmet Tahir Efendi
-
18.11.2018 Bursa'da Medfun Sadrazamlar ve Vezirler
-
13.10.2018 Kurtuluş Savaşı ve Demirkapı Köyü
-
13.10.2018 Rydakos Çayı'ndan İskele Mahallesi'ne Kocasu'nun yolculuğu
-
13.10.2018 Güllüce Köyü, Mustafakemalpaşa ve Anılar
-
12.10.2018 Yeniçeriler ve yeniçeri isyanlarına farklı bir bakış
-
25.09.2018 Bursa'da nostaljik bir gezinti
-
25.09.2018 Doğu Anadolu'da Kurulan Şuralar
-
25.09.2018 Emperyalizmin Tarih Anlayışı
-
26.08.2018 Batı Anadolu Halkı, İonlar
-
21.08.2018 Bursa'da son ipek filatürcü
-
21.08.2018 İngilizlerle ayrı bir barış antlaşması yapmak istiyordu, ölü bulundu
-
21.08.2018 Güvem Köyü'nden bir mucit
-
21.08.2018 "Herkes Geldi Ama Zuhram Gelmedi"
-
20.08.2018 Meyhane Kültürü – Bursa'da Meyhaneler
-
13.08.2018 Semerkant Rasathaneleri ve Medreseleri
-
24.07.2018 Kor Paşa, Çadır Yıkan Paşa, Bursa'yı Ayağa Kaldıran Paşa
-
24.07.2018 Yıldırım'ın ve Timur'un şairi Ahmedi
-
24.07.2018 TOY – Özbek Düğünü
-
15.07.2018 Bursa'nın Bayram Yeri: Pınarbaşı
-
15.07.2018 Enver Paşa'nın gerçekleşmeyen hayali: Resne'ye dönüş
-
15.07.2018 Tarih Yazımının Değişimi: 19. Yüzyıl
-
08.07.2018 Hemşinlilerin Kökeni… Doğu Ülkeleri Tarihinin Altın Çağı
-
08.07.2018 Kafkas arkeolojisi üzerine
-
08.07.2018 Mevlit Yazarı Süleyman Çelebi'nin Türbesi Nasıl Yapıldı
-
08.07.2018 Türkiye'de Panayır Kültürü
-
08.07.2018 Bursa'da Gizli Nikah ve Sinemacı Bahri Eşiyok'un Gözünden Bursa Sinemaları
-
24.06.2018 Çerkeslerde Düğün-Yemek-Giysi Kültürü
-
24.06.2018 Binek taşları ve Bursa'daki son binek taşı
-
24.06.2018 Cumhuriyet ekonomisi başlarken
-
22.06.2018 Yeni komedi türü: Tarih kitaplarındaki çeviri hataları
-
19.06.2018 İpek Yolu Devletleri ve İpek Savaşları
-
17.06.2018 Kafkasya'dan İspanya'ya, Anadolu'dan Orta Doğu'ya dolmenler
-
17.06.2018 Evliya Çelebi'den günümüze Bursa'nın kıraathaneleri ve kahve kültürü
-
16.06.2018 Bursa Kız Lisesi Korosu
-
16.06.2018 Bursa Kız Lisesi Bandosu
-
16.06.2018 Kapalıçarşı yangınından sonra Yorgancılar Çarşısı nasıl açıldı
-
16.06.2018 2. Dünya Savaşı'ndan hüzünlü bir öykü: Kravat
-
16.06.2018 Osmanlı'nın kuruluş yıllarında Bursa'da sağlık
-
08.06.2018 İnegöl'de çekilen filmler
-
05.06.2018 Bizans ve Bursa İpekçiliği
-
05.06.2018 1.Dünya Savaşı'nda Batı Trakya
-
31.05.2018 İnegöl'de nostaljik bir gezinti ve Kent Müzesi
-
31.05.2018 Gemlik'in sinema geçmişine dair anekdotlar
-
23.05.2018 Misi Etnografya Evi
-
23.05.2018 Mevlit Yazarı Süleyman Çelebi ve Kazım Baykal
-
16.05.2018 Bursalı Osmanlı tarihçisi Neşri
-
16.05.2018 Türkiye ve Dünyada Çerkes Diasporası
-
16.05.2018 Bursalı Tahir Bey ve Balıkhane Nazırı Ali Rıza Bey'in gözünden Karagöz ve Hacivat
-
08.05.2018 Kafkasya'dan Anadolu'ya: Zekeriya Efendi
-
08.05.2018 Bursa'dan Tamgalısay'a yolculuk notları
-
15.04.2018 Teşkilat-ı Mahsusa ve Türkistan
-
14.04.2018 Bulgar-Yunan çetelerine karşı… Son Osmanlı akıncıları
-
14.04.2018 Mary A. Walker'ın Bursa anıları ve Karadeniz boyundaki son Oğuz devleti
-
14.04.2018 Bursa'dan Kırım tahtına: İslam Giray Han
-
14.04.2018 Çerkes ve Gürcü köle ticaretinin yasaklanışı (1845-1855)
-
07.04.2018 Anadolu'da ‘Erken' Hurri Kültürü
-
07.04.2018 Ermeni tehciri üzerine
-
06.04.2018 Kuşçubaşı Hacı Selim Sami Bey (1877-1927)
-
05.04.2018 Onlar yaşarken efsaneydiler
-
04.04.2018 Adıgelerde Nart Efsaneleri
-
04.04.2018 Semerkant'tan Anadolu'ya
-
04.04.2018 Nexhaylar'ın kızı
-
04.04.2018 Kıpçak Ermeniler
-
03.04.2018 Vubıhlar / Ubıhlar
-
03.04.2018 Muy Mübarek
-
02.04.2018 18.Yüzyıl sonu Osmanlı-Kafkas ilişkileri ve Ferah Ali Paşa
-
02.04.2018 Yitirdiğimiz Osmanlı Kenti: Bursa
-
02.04.2018 Kurtuluş Savaşı'nda Batı Trakya'da Kuva-yı Milliye
-
30.03.2018 Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti (1917-1920)
-
30.03.2018 Kırım Hanları ve Çerkesler
-
30.03.2018 II. Beyazit döneminde Kafkasya
-
27.03.2018 Üçüncü Batı Trakya İdaresi
-
27.03.2018 Yeşim Taşı
-
27.03.2018 Boğanın boynuzları – Sümerler – "Tarih Türklerle Başlar"
-
26.03.2018 Bursa'da özel radyoculuğun öncülerinden Mehmet Önür-Cemal Elmas
-
26.03.2018 İkinci Batı Trakya Devleti
-
25.03.2018 Ürdün'den Bursa'ya Kafkas tarihçisi Mahmut Bi
-
25.03.2018 İstiklal mahkemelerinde "İzmir Suikasti" davası
-
25.03.2018 Harf Devrimi ve Millet Mektepleri
-
24.03.2018 Anadolu'ya yerleştirilen Kumanlar (Manavlar)
-
25.03.2017 Hükümet-i Muvakkate / Rodop Geçici İdaresi
-
16.03.2017 Harp tarihçilerimiz ve Bursalı Mehmet Nihat Bey (1886-1928)
-
22.05.2016 Denize atılan çiçekler: Kafkas sürgününe anma
-
03.04.2016 Özbekistan… Tarihini koruyamayan kent: Hokant…
-
26.03.2016 Ermeni Tehciri
-
25.03.2015 Eski Zağra Müftüsü'nün gözünden 93 Harbi