- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 30 March 2018, Friday 3:03
Altınordu’nun dağılma sürecinde Çerkesya bağımsızlığına kavuşmuştu. Kırım Hanlığı’nın kuruluş döneminde Taman Yarımadası ve Kırım’a yakın bölgelerde yaşayan Çerkesler ister istemez hanlığın etki alanına girdiler. 1380 yılında Altınordu Hanı Çerkes Bek’tir. Adı Cenevizlerle yapılan bir antlaşmada adı geçer.Bu hanın hükümdarlığı kısa sürmüştür.
Kırım’ın Osmanlı hâkimiyetine girmesi ve Fatih’in Kefe’yi almasından sonra (1475) Çerkes kabileleri Osmanlı Devleti’ne bağlanmak istediler. Bu amaçla İstanbul’a heyet gönderdiler. Ancak Fatih Sultan Mehmet’in 1481 yılında ölümünden sonra tahta geçen oğlu II. Beyazıt, Çerkesya’yı Kırım Hanlığına bağladı.
Bu olayı Cevdet Paşa Tarih-i Cevdet’te şöyle yazar, “…Rusların Kabarda’yı işgali bu tarafta yaşayan kabileleri perişan etti. Onlar Devlet-i Aliyye’de sığınma ve himaye aramak zorundaydılar. O sırada Besleney kabilelerinin reisi Kızıl Bek namına Hacı İsmail, Timurkoy kabileleri Aslan Bek namına Hacı Muhammed adındaki kişiler Bab-ı Âli’ye gelerek şu beyanda bulundular: ‘Kabarda ve diğer Çerkes kabileleri Devlet-i Aliyye’nin kadim hizmetkârlarıdır. Onlar, Sultan Beyazit Veli zamanına kadar daimi olarak savaş ve barış zamanlarında süvari adıyla hizmette bulundular. Daha sonra Koca Hacı Giray Han, Beyazıt Han’dan adı geçen kabilelerin kendi hizmetine verilmesi talebinde bulunduğunda, o da bu talebi kabul etti ve o günden beri bu kabileler Kırım hanlarının hizmetindedirler.”
(Tarih-i Cevdet, III/156-157, Osmanlı Döneminde Kırım Hanlığı, V.D. Simirnov, s,168)
Kırım’a yerleşmiş Çerkeslerler hanlıkta önemli görevler aldılar.Onun dışında Çerkesler Kırım Tatarları için köle ve haraç kaynağı idiler. Taman Yarımadası’na yakın Çerkes Jane Kabilesi en fazla saldırıya maruz kalan kabileydi. Hanların ilişki kurduğu diğer kabile ise Besleneylerdi.
Kırım hanları Çerkes kabileleriyle “atalık” ilişkilerinin yanı sıra siyasi ilişki kurdular. Taht mücadelesini kaybeden veya hayatını tehlikede gören hanzadeler Çerkeslere sığındılar.
Tarihi Peçevi’de Kafkas dağları için Çerkes dağları ifadesini kullanır, “Deşt denilen bölgenin Güney sınırlarında Astrahan Gölü ve Karadeniz yer alır. Eğer Çerkes dağları olmasa bu iki deniz birbiriyle bitişirdi.”(a.g.e.s, 64)
Altınordu Devletine son darbeyi Mengli Giray indirmiştir. Altınordu Devleti’ne karşı Ruslarla ittifak yapan Mengli Giray, Altınordu hanları Seyyid Ahmet ve Şeyh Ahmet’i bozguna uğratmış, 1502 yılında Altınordu başkenti Saray kentini yakıp yıkarak bu devlete son vermiştir.
Kırım’daki Kefe şehri şehzade sancağı haline getirildi. Önce Şehzade Mehmet, o ölünce Şehzade Selim’in oğlu Süleyman sancak beyi oldu.
Rus kaynakları 1500’lü yılı nisan ayında Mengli Giray’ın adamlarıyla Kiev’deki Çerkeslerin çarpıştığı yazılıdır. Kırım Hanlığı Çerkesya’ya giden yolu kontrol etmek için bir hisar kurmuşlardır. Mengli Giray’ın Altınordu ile savaşırken ordusunda Çerkesler de bulunuyordu.
Giray hanedanıyla Çerkesler’in Besleney kabilesi arasınbir atalık ilişkisi bulunuyordu. Hazarfen Hüseyin Efendi, “Telhisû’l Beyan fi Kavanin Âl-i Osman” adlı eserinde “…Taman kazasında sakin olan Çerkes taifesinin ki nihayeti Jane Çerkesi’ne müntehidir. Bunlarda ahkâm-ı şeriyye fi’l-cümle icra olunur. Bunlardan istikâh olunmaz (köle alınmaz). Jane’den Kabartayi Çerakise’ne varınca harbi lerdir. İstirkâhları sahihtir (köle edinilmesi caizdir). Böyle olmaları ile yine hanlara havfen mütidirler (handan korktukları için itaat ederler). Hatta ‘üzerimize sefer etmesin deyü, beher sene han hazretlerine ve kalgay, Nurettin sultanlara pişkeş namına Çerkes esirleri ihda (hediye) iderler. Silahdar Ağa, han tahtına varis olarak doğan her çocuk için üçyüz Çerkes çocuğu verildiğini yazar.(a.g.e.s,222)Besleney prensesleri de Kırım hanzadeleriyle evleniyorlardı. Han Canıbek’in annesi Çerkesti.
Kırım hanlarının Çerkes kabilelerine köle için saldırmalarının sebeplerinin başında kendini tahta oturtan, kollayan Osmanlı vezir ve beylerinin Çerkes Cariye ve kölelere olan düşkünlüğüydü. Oysa hanlıktaki taht kavgaları sırasında giraylar Çerkes kabilelerine sığınıyorlardı. II. Gazi Giray Kırım tahtına çıktığında kardeşi Mübarek Giray Çerkesya’ya kaçtı ve ölene kadar orada yaşadı.Kırım hanlarının Çerkeslerin üzerine yaptığı seferlere Kefe’deki Çerkesler de katılıyorlardı. (a.g.e. s,230) Babasına isyan eden Şehzade Selim, yenilince Kefe’ye, oğlunun yanına kaçtı. Tarihçi Remmal Hoca, Şehzade Selim’in köle ele geçirmek için Jane Çerkeslerine saldırdığını yazar.
Hanlardan Sahip Giray, Osmanlı’da olduğu gibi kapıkulu oluşturdu. Bu kapıkulları içinde Çerkesler de vardı. Devlet Giray döneminde Kefe Sancakbeyi Kasım Bey’in önderliğinde Don ve İtil’i birleştirmek için yapılan seferde Çerkesler Devler Giray’ın ordusunda görev aldılar.
Kırım tahtına Gazi Giray’ı geçirmek isteyen Osmanlı yöneticileri Kırım’ı i,yi bilen Çerkes Handan ağa’yı görevlendirdiler. İslam Giray’ın döneminde Devlet Giray’ın çocuklarından Şahin Giray Çerkesya’ya kaçtı. Daha sonra Anadolu’ya geçerek Celali isyancılarına katıldı.Tarihçi Peçevi’nin yazdığına Gazi Gazi giray döneminde Çerkesya’yı kontrol etmek, çıkan isyanları bastırmak için bir kale kurmuştur. İslam Giray’ın hanlığı döneminde Kefe Beylerbeyi İslampaşazade, Çerkesya’da halka zülüm ettiği için idam edilmiştir.
Bahadır Giray zamanında 1637-1641) Jane Çerkesleri ikiye bölünür. Bahadır Giray’ın küçük oğluna Antonak adında bir bey atalık olur. Kabile yönetiminin kardeşine verileceğini düşünen abisi Hakşumak, kardeşinin üzerine yürür ve onu mağlup eder. Bunun üzerine Kırım hanı üzerine yürür ve Hakumak Azak beyine sığınır. Han, Hakumak’ın topraklarını işgal eder ve ona tabi Çerkeslerden çok sayıda esir alır.
Mehmet Giray Han, Bab-ı Âli tarafından azledilince Çerkesya’ya kaçtı. Oradan da Dağıstan’a geçti ve ölünceye kadar orada yaşadı.
I.Selim Giray zamanında Ruslar’ın elindeki Çihrin kalesini kuşatan Osmanlı ordusunda Abaza Kör Hüseyin Paşa adında bir komutan da vardır.
Mirzalar hanlık tahtındaki II. Hacı Giray’a (1683-1684) isyan ederler. Han, birkaç Çerkes kölesiyle Mankup’a kaçtı.
I.Selim Giray’ın ikinci saltanatı sınıra dayanan Rus ordusunu, hanın Tatar, Çerkes ve Kumuklardan oluşan ordusuna yenildi.
- Safa Giray’a (1691-1692) ordusuyla Osmanlı ordusuna katılması için Kapıcılar Kethüdası Çerkes Yusuf Ağa gönderilir. Selim Giray’ın üçüncü hanlığında (1692-1699)Kırım Rus tehditi altındadır. Savaşa katılamayan han, kendisine karşı oluşacak tepkiyi hafifletmek için Bab-ı Âli’ye Çerkes kız ve gulamlarından oluşan hediye gönderir.
- Devlet Giray’ın (1699-1702) hanlığı sırasında hayatını tehlikede gören Selşm Giray’ın oğlu Şahbaz Giray, Besleney beyi Timur Pulat’ın evine sığınır. Burada yaşarken Saadet Giray’ın gönderdiği Çerkesler tarafından öldürülür. İsyan eden hanzade Gazi Giray’ın ordusunda Çerkesler de vardı.
O dönemde İstanbul’da silahtarlık ve kaymakamlık görevinde bulunan Osman Paşa, vaktiyle Selim Giray’ın Bab-ı Âli’ye hediye ettiği Çerkeslerdendi. II. Selim Giray’ın dördüncü saltanatı sırasında Özi beylerbeyi Çerkes Yusuf Paşa’ydı.
Selim Giray’ın hanlığında Devlet Giray, Nogayların desteği ile isyan edince hanın kalgayı Saadet Giray Çerkesya’ya kaçmıştı.
III. Gazi Giray (1703-1709), Rus tehditine karşı Nogaylar ve Çerkeslerle birlik olması gerekirken tersine bir tutum sergiledi.Karlofça Antlaşması ile Ruslardan ve Lehlerden alınan haraç gelirlerinden mahrum kalan hanlar ve Kırım beyleri gözlerini Çerkesler dikmişti.
Kaplan Giray’ın hanlığında (1707-1708) Kırım baskısından bunalan Kaberdeyler, Beştav’dan kaçıp Necan Dağı’nın olduğu bölgeye göç etmişlerdi. Han, kalgay görevini yürüten kardeşi Mengli Giray’ı göndererek Çerkesleri eski topraklarına dönmeye çağırdı. Çerkes aullarını dolaşan Mengli Giray Çerkesleri ikna edemedi. Han bunun üzerine bir ordu topladı. Bab-ı Âli, Kefe beylerbeyine bir ferman göndererek hanın seferine katılmasını emretti.
Üzerine gelen ordudan çekinen Kaberdeylerin beyi Kurguk Bey, hana bir elçi göndererek kendilerine dokunulmaması şartıyla büyük miktarda esir ve değerli eşyalardan oluşan vergi ödemeyi teklif etti. Ordusuna güvenen han, bu teklifi reddetti. Bu Çerkesleri çok öfkelendirdi. Gerisini Tarihçi Raşid Efendi’nin Muhtasar Tarihi ve Silahtarağa Tarihi’nden okuyalım; “Kırım’a her yeni han atanışında Çerkes beyleri geleneğe uygun olarak hediye adı altında 300 köle sunarlardı. Fakat Kaplan Giray, bu miktarı az bularak ‘Üç binden azını kabul etmem’ dedi. Bunun üzerine Çerkes beyleri kendi aralarında iştişare ettikten sonra şöyle dediler. ‘Bu miktarda köle hediye etmek adet haline geldiğinde her 15-20 yılda bir han değişirdi. Şimdi ise her yıl bir han değişiyor. Biz kimin çocuklarını vereceğiz? Şimdi Çerkeslerin önemli bir kısmı Müslüman olmuştur. Her köyde, her aulda mescitler ve medreseler kuruluyor. Ve gençler beş vakit namaz kılıyorlar ve medrese eğitimi alıyorlar. Şeriatın emrine uyarak gavurlarla cihat etmeye giden bu gençleri sıkıştırmaya rızası olur mu? Lütfen bizi anlayışla karşılayın, öbür türlü elimizden gelmez’. Sonra bu kararlarını cevap olarak hana gönderdiler.
Kaplan Giray, ordusuyla Taman’a geçti ve Kabardey topraklarına geldi. Çerkes beyleri kurnazlık yoluna saparak ‘Size istediğiniz miktarda esir vereceğiz, siz de Tatarları dizginletin ve bize üç gün süre verme lütfunda bulunun’. Onların bu etkinliğini kabul eden han, bir vadiye yerleşerek işretle vakit geçirmeye başladılar. Bir gece Çerkesler baskın yaptı ve kesebildikleri kadar Tatarı kesip ortadan kayboldular. Kırım’ın eli silah tutan becerikli çoğu hayatını kaybetti. Canını güçlükle kurtaran han birkaç adamıyla Nogaylar’a sığındı.
Bu yenilgi üzerine kırımlılar, olup biteni Bab-ı Âli’ye bildirerek yeni bir han istediler.Bab-ı Âli, bunun üzerine II. Devlet Giray’ı ikinci kez han olarak tahta atadı. (a.g.e.s, 449-450) Kaplan Giray’ın ikinci kez tahta çıkması üzerine (1713-1716) Devlet Giray’ın oğullarından Bahadır Giray, Çerkesya’da isyan başlattı. İsyan fazla büyümeden bastırıldı.
III: Saadet Giray zamanında Kırım Hanlığı’nın zayıfladığını gören Çerkesler, köle ve vergi ödemeyi kestiler. Bunun üzerine Saadet Giray, Çerkesler üzerine sefer düzenlemek için Bab-ı Âli’den izin istedi. Bab-ı Âli, izin verdiği gibi Kırım’daki Osmanlı birliklerininde bu sefere katılması için ferman gönderdi. Han, kalabalık bir orduyla Kabardey’e girdi ve iki yıl orada kaldı. Kaytuk Bey’in oğulları Kabardey halkıyla Canbulatoğlu’na sığınmak için Kaşka Dağ denen yere kaçtılar. Han, bu seferden bir netice elde edemedi. Çerkesler, bir miktar köle vererek hanın dönmesini sağladılar. Bazı kaynaklarda Saadet Giray’ın Çerkeslere esir düştüğü yazılsa da kesin değildir.
Saadet Giray’ın getirdiği esirlerin dağıtmasını beğenmeyen mirzalar, hanı Bab-ı Âli’ye şikâyet ettiler. Saadet Giray’ın yerine II. Mengli Giray han oldu. Bunun üzerine Mengli Giray karşıtları Çerkesya2ya kaçtı.
Devlet Giray’ın oğlu Bahtı Giray, babasının tahtına oturabilmek için kuvvet toplamak amacıyla Çerkesya’ya gitti. Oradan da Kalmuklara sığındı. Dostu Can Timur üç yıl kadar Şapsuğlar arasında yaşadı. Daha sonra Kırım’a döndü. Bahtı Giray, Çerkesler tarafından öldürüldü.
Kaplan Girayîn üçüncü hanlık döneminde (1730-31)Osmanlı Devleti İran’a savaş açtı. Savaşa 80 bin kişilik orduyla katılan han, yolda Osmanlı Sultanı adına Çerkes beylerine Sancak, davul, kürk ve para dağıttı. Han, kışı Kaberdey’de geçirdi.
- Selim Giray (1743-1745) saltanatında Kalgay Şahin Giray,Çerkesya’ya sefer yaptı ve 700 esirle döndü. Han, bu esirleri cariye ve gulam olarak Bab-ı Âli’deki önemli zevata gönderdi.
- Aslan Giray (1748-1756)zamanında bazı hanzadeler Çerkesya’ya kaçtılar.
Kırım Hanlarından Giray Han, Bab-ı Âli’ye bir rapor göndererek“Rusların Kaberdey topraklarını ele geçirip Gürcistan’a yol açmak için Kaberdey sınır boylarındaki kale ve mevzileri silahlandırdığını”yazdı.
Kırım Giray’ın azledilme yol açan süreç Çerkesler’e karşı düzenlediği başarız sefer oldu.
Osmanlı Devleti’nin 1768-1774 yılları arasında Ruslarla yaptığı savaşta Kırım Ruslar tarafından işgal edildi. Rus ordusunun ateş gücü karşısında hafif süvari olan Kırım güçleri dağıldı. Kefe’deki Osmanlı kuvvetleri komutanlarının kaçması üzerine Rus ordusuna teslim oldular.
Küçük Kaynarca Antlaşmasıyla Kırım bağımsızlığına kavuştu ve Rus desteği ile Şahin Giray Han ilan edildi. Ancak Ruslar işgal ettikleri şehirlerde garnizon bulundurmaya devam ettiler. Şahin Giray, Rus kuvvetlerinin çekilmesini istediyse de teklifi reddedildi.
Şahin Giray, İstanbul’a bir heyet göndererek antlaşmayla Osmanlı Devleti’ne bırakılan Bucak Tatarları, Çerkesler ve Abazalar’ın Kırım’a bırakılmasını istediyse de bu teklifi reddedildi. Çerkeslerin üzerine düzenlediği sefer de başarısız oldu.
Çerkesler. Osmanlı Devleti’ne bağlandı. Çerkesya’ya gönderilen Ferah Ali Paşa, Anapa kalesini güçlendirdi ve Kırım’dan bölgeye gelen Nogaylar’ı dörde bölüp, Çerkes topyaklarına yerleştirdi.
Şahin Giray’ın yapmak istediği reformlara, ayrıcalıklarının kaldırılmasına isyan eden şirinler ve mirzalar ayaklandılar. Bunun üzerine Ruslar Kırım’ı 1783 yılında ilhak etti.
Kırım tahtından indirilenlerin bir kısmı Rodos Adası’na sürülürken, çoğunluğu Yanbolu, Burgaz, Silivri, Çatalca, Vize, Pınarhisar, Filibe ve Fındıklı’ya sürgün edilmişlerdir.
https://www.belgeseltarih.com/kirim-hanlari-ve-cerkesler/
MAKALEYE YORUM YAZIN
-
17.05.2020 Mezarında bile rahat bırakılmayan Şehzade Cem Sultan
-
09.05.2020 Lodos estiğinde uçaklar Bursa'ya inemezdi
-
09.05.2020 Bursa Basınından Uçan Daire Haberleri
-
18.04.2020 Bursa'nın Dağ Yöresinde Sinema
-
18.04.2020 Bir zamanlar Bursa'da deve güreşi de yapıldı
-
17.04.2020 Kültürpark'taki boa yılanları nasıl öldü?
-
17.04.2020 Bursa'da fil cinayeti! Arşivden yansıyanlar…
-
17.04.2020 Antik Çağlardan Günümüze Gelen Bir Kavim: Sahalar
-
10.04.2020 Yerel Basın Arşivi: Bursa defineleri nerelerde çıktı?
-
05.04.2020 Şeyh Bedrettin Vakası öncesi Rumeli'ne sürülen dini gruplar
-
05.04.2020 Bursa'ya sürgün edilen şeyhülislamlar
-
05.04.2020 Bursa'da medfun mollalar
-
27.02.2020 Pazırık Halısı ve Kurganı
-
27.02.2020 Tirilye Sinemaları
-
27.02.2020 Bursa'da Havayolu Taşımacılığı, Uçak Kazaları ve Anılar
-
27.02.2020 İnegöl'de müderrislik yapan mollalar
-
02.11.2019 Bir Mübadele Öyküsü: Langaza'dan Çeşnigir Köyü'ne
-
20.10.2019 Kızılbaş ayrımı Bursa'da başladı: Kızıl börk-Ak börk ayrılığı
-
20.10.2019 Nostalji… İnegöl Sinemaları…
-
06.08.2019 Kurşunlu sinemaları ve Kurşunlu'da bir gezinti
-
14.07.2019 Osmanlı Devletinin Kuruluşu: Aşiretten mi Yoksa Uç Beyliği mi?
-
10.07.2019 Bursa'da çekilen filmler
-
02.07.2019 Fergana
-
30.05.2019 Philips demek Eindhoven demek
-
29.05.2019 Utrecht'te Runik Yazı
-
28.05.2019 Bir Hollanda gezisi ve Rembrandt
-
28.05.2019 Bu dünyadan Hadi Türkmen geçti
-
28.05.2019 Mustafakemalpaşa'da Çekilen Filmler
-
25.05.2019 Kızılderililer ve Ön Türkler
-
17.05.2019 Osmanlı ve Teşkilatı Mahsusa'nın Müttefiki Küçük Han
-
27.04.2019 Keles Sinemaları (Nostalji)
-
14.04.2019 Memlûkler
-
14.04.2019 Osmanlı tahtına göz diken Giraylar
-
07.04.2019 Semerkand'dan Kastamonu'ya Astronom Şirvani
-
24.03.2019 Fransız tarihçilerin gözünden Osmanlılar'ın Mısır'ı fethi
-
24.03.2019 Bursa Orhangazi Sinemaları
-
16.03.2019 İznik Sinemaları ve Anılar
-
15.03.2019 Yenişehir, Anılar ve Sinemaları
-
13.03.2019 Osmanlı'da Nüfus Sorunu Üzerine
-
13.03.2019 Şeyh Bedrettin (1358/59 – 1416)
-
13.03.2019 93 Harbi (1877-1878) Öncesi Anadolu
-
09.03.2019 Unutturulan Cihangir Osmanlı Padişahı
-
09.03.2019 Halide Edip'in romanı… Mustafa Kemal Paşa ve "Vurun Kahpeye"
-
06.03.2019 Tankut Sözeri – Hayatı… Eserleri…
-
27.01.2019 Bursa Geçit'te Bir Sinema
-
05.01.2019 Padişah II. Mahmut Dönemine Farklı Bir Bakış
-
01.01.2019 Anadolu'dan Semerkand'a, Semerkand'dan Anadolu'ya bilime yolculuk
-
30.12.2018 Runik Yazıyı Okuyan Adam: Kazım Mirşan
-
30.12.2018 Meclis-i Mebusan'da bir oturum ve Ahmet Vefik Paşa
-
19.12.2018 Hüsnü Züber – "Yaşarken mezar taşını yaptıran adam!"
-
14.12.2018 Leon Cahun'a göre Avrupa'da Ön-Türk izleri
-
09.12.2018 Osmanlı'nın son Mekke Şerifi Ali Haydar Paşa, Fahrettin Paşa ve Medine Müdafaası
-
09.12.2018 Anna Komnena zamanında Balkanlarda Türkler
-
25.11.2018 Keles-Taşkent Hattı
-
25.11.2018 Malta Sürgünleri
-
25.11.2018 Malta'ya sürülmeden Samsun'a
-
18.11.2018 Sinema işletmecisi Bahri Akkuşoğlu'nun gözünden Bursa'da sinema dünyası
-
18.11.2018 Katip Çelebi'nin izinden giden Bursalı müellif Mehmet Tahir Efendi
-
18.11.2018 Bursa'da Medfun Sadrazamlar ve Vezirler
-
13.10.2018 Kurtuluş Savaşı ve Demirkapı Köyü
-
13.10.2018 Rydakos Çayı'ndan İskele Mahallesi'ne Kocasu'nun yolculuğu
-
13.10.2018 Güllüce Köyü, Mustafakemalpaşa ve Anılar
-
12.10.2018 Yeniçeriler ve yeniçeri isyanlarına farklı bir bakış
-
25.09.2018 Bursa'da nostaljik bir gezinti
-
25.09.2018 Doğu Anadolu'da Kurulan Şuralar
-
25.09.2018 Emperyalizmin Tarih Anlayışı
-
26.08.2018 Batı Anadolu Halkı, İonlar
-
21.08.2018 Bursa'da son ipek filatürcü
-
21.08.2018 İngilizlerle ayrı bir barış antlaşması yapmak istiyordu, ölü bulundu
-
21.08.2018 Güvem Köyü'nden bir mucit
-
21.08.2018 "Herkes Geldi Ama Zuhram Gelmedi"
-
20.08.2018 Meyhane Kültürü – Bursa'da Meyhaneler
-
13.08.2018 Semerkant Rasathaneleri ve Medreseleri
-
24.07.2018 Kor Paşa, Çadır Yıkan Paşa, Bursa'yı Ayağa Kaldıran Paşa
-
24.07.2018 Yıldırım'ın ve Timur'un şairi Ahmedi
-
24.07.2018 TOY – Özbek Düğünü
-
15.07.2018 Bursa'nın Bayram Yeri: Pınarbaşı
-
15.07.2018 Enver Paşa'nın gerçekleşmeyen hayali: Resne'ye dönüş
-
15.07.2018 Tarih Yazımının Değişimi: 19. Yüzyıl
-
08.07.2018 Hemşinlilerin Kökeni… Doğu Ülkeleri Tarihinin Altın Çağı
-
08.07.2018 Kafkas arkeolojisi üzerine
-
08.07.2018 Mevlit Yazarı Süleyman Çelebi'nin Türbesi Nasıl Yapıldı
-
08.07.2018 Türkiye'de Panayır Kültürü
-
08.07.2018 Bursa'da Gizli Nikah ve Sinemacı Bahri Eşiyok'un Gözünden Bursa Sinemaları
-
24.06.2018 Çerkeslerde Düğün-Yemek-Giysi Kültürü
-
24.06.2018 Binek taşları ve Bursa'daki son binek taşı
-
24.06.2018 Cumhuriyet ekonomisi başlarken
-
22.06.2018 Yeni komedi türü: Tarih kitaplarındaki çeviri hataları
-
19.06.2018 İpek Yolu Devletleri ve İpek Savaşları
-
17.06.2018 Kafkasya'dan İspanya'ya, Anadolu'dan Orta Doğu'ya dolmenler
-
17.06.2018 Evliya Çelebi'den günümüze Bursa'nın kıraathaneleri ve kahve kültürü
-
16.06.2018 Osmanlı'nın kuruluş yıllarında Bursa'da sağlık
-
16.06.2018 2. Dünya Savaşı'ndan hüzünlü bir öykü: Kravat
-
16.06.2018 Kapalıçarşı yangınından sonra Yorgancılar Çarşısı nasıl açıldı
-
16.06.2018 Bursa Kız Lisesi Bandosu
-
16.06.2018 Bursa Kız Lisesi Korosu
-
08.06.2018 İnegöl'de çekilen filmler
-
05.06.2018 1.Dünya Savaşı'nda Batı Trakya
-
05.06.2018 Bizans ve Bursa İpekçiliği
-
31.05.2018 Gemlik'in sinema geçmişine dair anekdotlar
-
31.05.2018 İnegöl'de nostaljik bir gezinti ve Kent Müzesi
-
23.05.2018 Misi Etnografya Evi
-
23.05.2018 Mevlit Yazarı Süleyman Çelebi ve Kazım Baykal
-
16.05.2018 Bursalı Osmanlı tarihçisi Neşri
-
16.05.2018 Türkiye ve Dünyada Çerkes Diasporası
-
16.05.2018 Bursalı Tahir Bey ve Balıkhane Nazırı Ali Rıza Bey'in gözünden Karagöz ve Hacivat
-
08.05.2018 Bursa'dan Tamgalısay'a yolculuk notları
-
08.05.2018 Kafkasya'dan Anadolu'ya: Zekeriya Efendi
-
15.04.2018 Teşkilat-ı Mahsusa ve Türkistan
-
14.04.2018 Bulgar-Yunan çetelerine karşı… Son Osmanlı akıncıları
-
14.04.2018 Mary A. Walker'ın Bursa anıları ve Karadeniz boyundaki son Oğuz devleti
-
14.04.2018 Bursa'dan Kırım tahtına: İslam Giray Han
-
14.04.2018 Çerkes ve Gürcü köle ticaretinin yasaklanışı (1845-1855)
-
07.04.2018 Ermeni tehciri üzerine
-
07.04.2018 Anadolu'da ‘Erken' Hurri Kültürü
-
06.04.2018 Kuşçubaşı Hacı Selim Sami Bey (1877-1927)
-
05.04.2018 Onlar yaşarken efsaneydiler
-
04.04.2018 Kıpçak Ermeniler
-
04.04.2018 Nexhaylar'ın kızı
-
04.04.2018 Semerkant'tan Anadolu'ya
-
04.04.2018 Adıgelerde Nart Efsaneleri
-
03.04.2018 Vubıhlar / Ubıhlar
-
03.04.2018 Muy Mübarek
-
02.04.2018 Kurtuluş Savaşı'nda Batı Trakya'da Kuva-yı Milliye
-
02.04.2018 Yitirdiğimiz Osmanlı Kenti: Bursa
-
02.04.2018 18.Yüzyıl sonu Osmanlı-Kafkas ilişkileri ve Ferah Ali Paşa
-
30.03.2018 II. Beyazit döneminde Kafkasya
-
30.03.2018 Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti (1917-1920)
-
27.03.2018 Üçüncü Batı Trakya İdaresi
-
27.03.2018 Yeşim Taşı
-
27.03.2018 Boğanın boynuzları – Sümerler – "Tarih Türklerle Başlar"
-
26.03.2018 Bursa'da özel radyoculuğun öncülerinden Mehmet Önür-Cemal Elmas
-
26.03.2018 İkinci Batı Trakya Devleti
-
25.03.2018 Ürdün'den Bursa'ya Kafkas tarihçisi Mahmut Bi
-
25.03.2018 İstiklal mahkemelerinde "İzmir Suikasti" davası
-
25.03.2018 Harf Devrimi ve Millet Mektepleri
-
24.03.2018 Anadolu'ya yerleştirilen Kumanlar (Manavlar)
-
25.03.2017 Hükümet-i Muvakkate / Rodop Geçici İdaresi
-
16.03.2017 Harp tarihçilerimiz ve Bursalı Mehmet Nihat Bey (1886-1928)
-
22.05.2016 Denize atılan çiçekler: Kafkas sürgününe anma
-
03.04.2016 Özbekistan… Tarihini koruyamayan kent: Hokant…
-
26.03.2016 Ermeni Tehciri
-
25.03.2015 Eski Zağra Müftüsü'nün gözünden 93 Harbi